MELİH ALTINOK

Turexit?

Türkiye bir süredir diplomatik gerginlik yaşadığı iki eski müttefikiyle ilişkilerini normalleştiriyor.
Bu ülkelerden biri İsrail. Türkiye, İsrail'in 2010 yılında Filistin'in Gazze kentine yardım götüren Mavi Marmara isimli gemiye operasyon yapıp 10 Türk'ü öldürmesinin ardından bu ülkeyle ilişkilerini en alt düzeye indirmişti.
Tam 6 yıl süren gerginliğin arından, geçtiğimiz hafta başında iki ülke arasında normalleşmeyi sağlayacak çok önemli bir atıldı. İsrail'in, Mavi Marmara kurbanları için özür dilemesi, tazminat ödemeyi kabul etmesi ve Gazze Ablukasını gevşetmesi üzerine Türkiye tavrını yumuşattı. Ankara 6 yıldır boş olan Tel Aviv Büyükelçiliğine önümüzdeki günlerde atama yapacak.
Türkiye'nin buzları erittiği diğer bir ülke ise Rusya. Geçtiğimiz yıl kasım ayında Türk hava sahasını ihlal eden bir Rus uçağı Türk jetleri tarafından düşürülünce Putin bütün gemileri yakmıştı.
Uçak krizinin ardından Ankara'ya karşı ticari ambargolar da dahil bir dizi yaptırım getiren Moskova, Türkiye Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Putin'e yazdığı bir mektup üzerine büyük oranda yumuşadığının sinyallerini veriyor.
Mektupta ne mi var?
Erdoğan, uçağın düşürülmesinin hemen ardından France 24'te söylediği "Rus uçağı olduğunu bilsek belki daha farklı uyarırdık. Uçağın kimliğine bilmiyorduk" cümlesini daha "içten" bir dille mevkidaşı Putin'e iletti:
"Rus askeri uçağının düşmesiyle ilgili derin üzüntü duyuyoruz. Hayatını kaybeden Rus pilotun ailesine bir kez daha acılarını paylaştığımı belirtmek ve taziyelerimi sunmak istiyorum; kusura bakmasınlar diyorum."
Mektup üzerine Rusya'dan gelen ilk açıklamalar olumlu. İki ülke lideri uzun aradan sonra görüşecekler.
Şimdi herkes, Türkiye'nin kronikleşmeye başlayan iki uluslararası sorununu hangi motivasyonla bir günde çözmüş olabileceğine dair senaryoları tartışıyor.
Daha düne kadar hükümeti "komşularıyla bozuştuğu" için eleştirirken şimdi "gâvur Rusya ile İsrail'le barışıyorlar" diyen Türkiye sol muhalefetinin Avrupa basınına kadar yansıyan "Komplo teorilerini" bir yana bırakalım.
Birincisi, Ankara'nın, Rusya ambargosunun ticarete ve turizme vurduğu darbeleri hafifletme ihtiyacı da ortada. Ancak işin bu boyutu, bedelin göze alınmayacağını anlatmak için kullanılan bir Türk deyimiyle söylersek, Türkiye için atla deve değil.
Kişisel kanaatim, Ankara'nın bu adımları atarken daha uzun vadede ve daha büyük düşündüğü yönünde.
Örneğin Britanya'nın Brexit kararıyla birlikte Avrupa Birliği'ndeki (AB) çatırdamaların ve ABD'deki başkanlık seçimlerinin yaratacağı dalgalanmaların ne gibi sonuçlar doğuracağı muamma.
İşte Türkiye böyle bir olası belirsizlik ortamında alternatiflerini çoğaltmak istiyor olabilir. Zira Avrupa ne yazık ki Türkiye'nin gelecek projeksiyonlarında artık umut vermiyor.
Peki, genişleme perspektifini hala bırakamadığını söyleyen AB, bu psikolojik daralmanın ne kadar farkında dersiniz?
Birlik'ten ayrılma kararı alan Britanya'nın ardından, genç çiftler gibi "Hemen çıkın" demelerine ya da İngilizce dilini iç yazışmalarında kullanmamak için harekete geçmelerin bakılırsa durum fena.
Almanya'nın "Ermeni soykırımı tezini" tanıması gibi tahrik edici adımlar, her gün bir Avrupa Birliği (AB) yetkisince Türkiye'ye dayatılan keyfi kriterler ve "3000 yılına dek üye olamazlar" türünden küstahça açıklamalar da AB'nin duygusallığın esiri olduğunun kanıtları.
Brüksel şoku atlatıp bir an önce kendine gelmeli. Doğu sınırını "sterilize" eden Türkiye'yi daha uçtaki bir çevre halkaya doğru iteklememeli.
Eğer Birlik durumun ciddiyetinin farkına varamaz ve bu "gelişine vurma" haline devam ederse, Türkiye gibi büyük bir müttefikini "başkalarına" kaptırabilir. Hem de tahmin edilenden daha yakın bir gelecekte!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.