MELİH ALTINOK

ABD Orta Doğu’yu kaybetti mi?

Seçilmeden önce ABD'nin dünyada daha az sorun çıkartacağını vadeden Donald Trump söylediklerinin tam tersini yapıyor.
Bilemiyorum, belki de Başkan içerideki "yerleşik yapılarla" uzlaşmak için böyle davranmak zorunda kalıyordur… Belki de birkaç ayda koşulların değiştiğini düşünüyor ve sadece, vaatlerini revize ediyordur.
Ama neden ne olursa olsun bu karışıklığın ve öngörülemez gidişatın ABD'ye Orta Doğu'da şimdiden kaybettirdiğini görmek mümkün.
ABD'nin bölgeyi domine den birkaç kilit ülkeyle olan ilişkilerine bakalım.
Ankara ile Washington arasında Obama döneminde gerilen ipler gevşetilmiş değil. Trump, Türkiye'deki 15 Temmuz darbe girişimden sonra iş başına gelmiş olsa da geçen onca sürede Türklerin kafasındaki soruları gidermek için hiçbir şey yapmadı. Darbenin bir numaralı şüphelisi Fetullah Gülen'i Türk yargısına iade etmedi. Dahası PKK-YPG gibi bölgede, müttefiki Türkiye'ye karşı eylemleri yapan illegal örgütlere verilen desteği arttırdı. İki ülke arasında yaşanan vize krizi gibi skandallar da ara vermeden devam ediyor. Özetle Türkiye tarihinde hiç olmadığı kadar ABD'den uzaklaştı.
Tahran yönetimiyle işler ise, eski Başkan Obama dönemiyle kıyaslanamayacak kadar kötü. İptal edilmeye çalışılan mutabakatlar bir yana, Washington'un İran'a sınırlamaları adeta histeriye dönüşmüş durumda. ABD yargısı ve istihbaratı neredeyse bir İranlı ile tanışıp el sıkışan herkesin peşine düşüyor… İran da boş durmuyor elbette.
Suriye'de de ABD'nin yanında sadece demografik yapıda bir karşılığı olmayan terör grupları var.
Irak'a gelince… Ülkenin kuzeyindeki Bölgesel Kürdistan Yönetiminin yaptığı bağımsızlık referandumunun ardından ABD sahayı İran gibi bölge ülkelerine terk etmiş oldu.
Saddam sonrası ABD desteğiyle Irak'n kuzeyine hakim olan Mesud Barzani bile artık Washington'a olan güvensizliğini dile getirmekten çekinmiyor:
"ABD ile ilişkileri ciddi bir şekilde revize edeceğimizi söyleyebilirim. Çünkü insanların ABD'ye olan sevgisi, umudu ve güveni azaldı ve her geçen gün azalmaya devam ediyor… Belki de Ruslar ABD'den daha iyi bir dost olabilirler"
Barzani'nin bu sözleri ABD'nin bölgede iki kez kaybettiğinin de göstergesi. Zira bozulan ittifakları, Rusya ve Çin eksenli kutba kaptırmak üzereler.
Trump'ın bu gidişat karşısında şimdilik tek yaptığı ise, İsrail karakolunu tahkim etmek… Bu coğrafyada hiçbir etkisi olmayan zengin şirket devletleriyle yakınlaşmak… Ve Suudi Arabistan'da daha rahat kontrol edebileceği Prensin önünü açmak.
Evet, cin şişeden çıktı bir kez.
Bölge ülkeleri komşularıyla çıkarlarını ortaklaştırabilecekleri ittifakları deneyimle fırsatı buldu.
Washington için "ABD'nin mutlaka uzun vadeli bir planı vardır" miti Orta Doğu'da yeniden inandırıcı kılmak çok ama çok zor olacak.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.