ENGİN ARDIÇ

Enver için öldüler

Birinci Dünya Savaşı'nda Türkiye'yi "emperyalizme karşı direnen mazlum bir ülke" sayarlar...
Çünkü yeni kuşaklara "öyle öğretilmiştir"... Eh, işin içinde Çanakkale de vardır ya...
O dönemde Türkiye de emperyalist bir devletti (adı üstünde yahu, imparatorluk) ve emperyalizmin uluslararası kavgasında taraftı... Alman ve Avusturya tarafı!
Yanlış ata oynadık ve yenildik. Atatürk buna başından beri karşı çıkmış ama sözünü dinletememişti.
Türkiye çöküş sürecinde olduğu, berbat durumda bulunduğu için de Almanya'ya tam teslim olmuştu. Savaş kazanılsaydı, Türkiye gerçekten bir "Alman sömürgesine" dönüşecekti. Belki de bendeniz bugünkü yazımı Almanca olarak "Der Morgen" gazetesinde yazacaktım: "Sie haben für Enver gestorben!"
Bunları laf olsun torba dolsun diye anlatmıyorum. Cumhurbaşkanı Gül geçen gün Slovakya'ya gitti. Amerikan çocuklarının Kürt kızlarını dağa kaldırıp seks kölesi yapmaları gibi fanteziler daha çarpıcı oldukları için gündemde dikkatinizden kaçmıştır. Cumhurbaşkanımız ve Slovak yöneticiler "Galiçya cephesinde verdiğimiz şehitler için bir anıt yapılmasını" kararlaştırmışlar. Aslında bir şehitliğimiz var ama bugünkü Polonya sınırları içinde kalıyor.
O dönemde Slovakya da, Polonya'nın güneyi de, Ukrayna'nın batısı da, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu içindeydi... (Slovakya'nın başkenti Bratislava'ya Pressburg diyorlardı.)
Türkiye'nin askeri ve siyasi diktatörü Enver Paşa, o cepheye On Beşinci Kolordu'yu gönderdi...
O topraklarla ne bir işimiz, ne de alıp vereceğimiz vardı, ne yolunu ne izini bilirdik ama Enver'in Almanya'ya "bir jest" yapması gerekiyordu. Öyle ya, Alman askerleri de "buralara" gelmemişler miydi? O kadar gelmişlerdi ki, Çanakkale cephesinde Miralay Mustafa Kemal Bey'in komutanı da bir Alman'dı... O kadar gelmişlerdi ki, anlı şanlı Osmanlı ordusunun, bir zamanlar Viyana kapılarına dayanmış ordunun genelkurmay başkanı da bir Alman subayıydı: General Bronsart von Schellendorf! (Enver Paşa genelkurmay başkanı değildir, ordunun "başkumandan vekili"... Başkomutan elbette teorik olarak padişah.)
Galiçya'da kasabaların adlarını bile telaffuz edemiyorlardı bizim çocuklar... Şu ismi bana yüksek sesle okuyabilir misiniz: Przemysl...
İşin "gırgır" yanını, Teğmen Mehmet Şevki Bey'in anılarından okuyabilirsiniz. Hani emirerini evinde kaldıkları kocakarının odasına girerken yakalamış da, sıkılayınca, "yapıyom yapıyom emme datsız" demiş bizim asker... "Yapıyom" da dememiş tabii, başka bir kelime kullanmış.
Acı gerçeği de şudur: Enver'in Almanya'ya yaranma hevesi yüzünden, güney Polonya'da bir iddiaya göre 7 bin, başka bir iddiaya göre 12 bin şehit verdik. Ruslar tarafından öldürüldüler.
Sarıkamış'ın yanında devede kulak, öyle mi? Doksan beş bin kişinin donarak ölümüne yol açınca gürültü kopuyor da, bu göze batmıyor...
Yapılacak olan anıta "Enver'in hatırı için öldüler" yazılsın.
Ve de bu şehitlerin çocuklarına ve torunlarına, yakın tarihimiz boyunca İttihat ve Terakki'nin mirasçısı CHP'ye oy vermedikleri için kızmaya kimsenin hakkı olmasın.
Halk arasında da "biri Enver Paşa, biri Evren Paşa..." diye biten bir söz vardır hani...
Sonunu söyledim, başını söylemek istemiyorum.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.