ENGİN ARDIÇ

Başbakan ölse bile AKP gene kazanır

Size sorayım: Ola ki MHP iktidara gelse, "programı" nedir, söyleyebilir misiniz?
"PKK ile mücadeleyi daha da sertleştirmek" diyeceksiniz, duracaksınız. O kadar.
Öte yandan, bir azınlık ve bölge partisi olan BDP'nin "Türkiye'nin geneline" yönelik herhangi bir çabası, bir önerisi, herhangi bir sözü var mıdır? Hayır. Türk'ten oy alır mı? Hayır.
Peki CHP'nin programı nedir?
Hiç. Öyle bir program yoktur.
Bu partinin amigoluğunu yapan gazeteciler bunu pek iyi bildikleri için Kılıçdaroğlu'na sürekli "başbakana laf yetiştirmekle bir yere varamazsın, memleketi AKP'den daha iyi yöneteceğine halkı inandırmak zorundasın" diyorlar...
CHP'nin böyle bir "program hazırlama şansı" var mıdır? O da yoktur.
"Sağ Kemalizm'e" yatsa... Kemalizm'in hiçbir zaman bir "kalkınma programı" olmamıştır. Kemalistler yalnızca "kültür devrimi" peşinde koşmuşlar, bunun demokrasiyle yürümeyeceğini bildikleri için de memleketi hep "zart zurtla" yönetebilmişlerdir. "Aman ne çok kalkındırdık" diye pazarladıkları, yaptıkları iki üç şeker fabrikasıyla çimento fabrikasıdır. (Bunlar o kadar azdı ki, coğrafya kitabımızda yarım sayfada anlatılıp biterlerdi.)
Çok övündükleri Köy Enstitüleri projesinin de ekonomik kalkınmayla uzaktan yakından ilgisi yoktu. Enstitü girişimi, tek parti diktası altında "köylüyü köyünde tutmaya, şehirlere göç etmesini önlemeye" yani kapitalist kalkınmayı ve sanayileşmeyi engellemeye yönelik, ilerici süsü verilmiş gerici bir programdı.
Peki, CHP "sol Kemalizm'e", yani sosyaldemokrasiye yatsa...
Gündemde değildir. Pasta, daha adil paylaşılabilmesi için henüz yeterince pişmemiş, kabarmamıştır. Sınıf değiştirme olanakları henüz tüketilmemiş, yolları tıkanmamıştır. Halk kapitalizmi sevmiştir, "sol" kokulu herhangi bir girişime hiçbir zaman iltifat etmemiştir, görünür bir gelecekte de edeceği yoktur. ("Kazandı" diye gözümüzün içine baka baka yalan söyledikleri 1977 seçiminde CHP yalnızca "kazanmaya yaklaşmıştı"... Hükümet kurabilmesi için 226 koltuk gerekiyordu, ancak 213 çıkarabildi.) Öte yandan "dincilik" yapar gibi davransa büsbütün gülünç olacak (Deniz Baykal döneminin o saçmasapan "çarşaf şovlarını" hatırlayın...)
AKP iktidarının yalnızca iki alternatifi vardır.
Bir: Şeriat.
İki: Laik ve faşist dikta.
Sosyaldemokrat geçinen birçok kişi bu ikinci alternatife köpeklik etmeye dünden hazırdır ama bunun için bütün dünya konjonktürünün alabora olması şarttır.
Diyelim ki başbakanın, üfürüldüğü gibi yalnızca iki yıl ömrü kaldı, Allah geçinden versin...
AKP gene kazanır.
Oy oranı düşer mi? Tabii düşer. Ama kazanır.
Diyelim ki başbakanın ya ömrü vefa etmedi, ya da sağlık sorunları yüzünden cumhurbaşkanlığına adaylığını koyamadı... AKP gene kazanır mı? Kazanır. Kim bu partiden aday olursa kazanır.
Bunu göremeyenler, halkın bürokrasiye karşı duyduğu derin ve köklü tepkiyi anlayamayanlardır. O tepki sanıldığı gibi doksan yıllık değil altı yüz yıllıktır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.