ENGİN ARDIÇ

Hafif pazar yazısı

Zıpırlık magazin basınında her zaman ilgi görür. İlginç olan, zıpırlığın "ciddi geçinen" basında da sayfa doldurma amacıyla yer bulabilmesidir.
İşte bir örnek, Fethullah Hocaefendi'ye "tamamen duygusal" nedenlerle biat eden mızmız liberallerin gazetesinden: Amerika'da Duke Üniversitesi öğrencileri, "selfie" çekip Mars'a göndereceklermiş.
Kendi fotoğrafını çekip cep telefonuyla ona buna göndermeye ya da internette yayınlamaya, Amerikan kaşığıyla mama yemeye meraklılar böyle diyorlar, biliyorsunuz.
Biz de "fuck you" demeden önce bir düşünelim: Hangi Marslı bu resimlere bakacak da, "aaa, şu ortadaki çocuk Kuzey Carolinalı George değil mi yahu" diyecek?
Hani, mangal yapan Bahattin'i uzay uydusundan izleyen CIA yöneticilerinin "isn't this Bahattin, the boyfriend of Kezban, kill him" demeleri gibi. (Esprinin telif hakkı Cem Yılmaz'a aittir, kaynak göstermeden araklamayınız.) Efendim bu fotoğraflar, "ileride Mars'ta koloni kuracak dünyalılar" içinmiş aslında.
Bizim yerli salakların da bu projeye katılmaları beklenir. Zaten her ülkeye açıkmış.
Mars'ta koloni kurmayı, bilimkurgu yazarlarından ve para gözlü sinemacılardan başka ciddiye alan yok. Bunların içinde Mars'a "atmosfer yapanlar" ve orada sebze meyve yetiştirenler bile çıktı.
Gitmesi gelmesi dünya yılıyla altı sene süren Mars'a koloni kurulması bu yüzyılın konusu değildir. Diyelim ki yirmi beşinci yüzyılda orada gerçekten bir koloni kuruldu, kütle yani "yerçekimi farkı" nedeniyle oraya yerleşecek insanlar artık bu eski dünyaya dönemezler, dönseler burada yaşayamazlar, vücutları değişime uğrar, biyolojik ve psikolojik özellikleri de elbette farklılaşır ve ortaya başka bir ırk, "dünya kökenli Marslılar" çıkar...
Bunlardan hangisinin o fotoğraflara bakıp da "işte atalarımdan dünyalı George, o zamanlar Duke Üniversitesi diye bir yer varmış, orada okurmuş" diyeceğini merak ederim.
Ben sizi daha gerçekçi ve daha önemli bir konuya davet edeyim: Steven Spielberg, "A.I." diye bir film yapmıştı, hatırlayacaksınız, artificial intelligence, yapay zeka...
Filmde, çocukları olmadığı için çok gelişmiş bir robot çocuğu evlat edinmiş bir çiftin, robot eskidiği için onu hurdaya çıkarmaları anlatılıyordu! Robota duygusal bağlarla bağlanmış aile onu çöpe atmakta zorlanıyor, robot da insan annesinin sevgisini kazanabilmek için gerçek insan olma özlemiyle kıvranıyordu...
"İşte yirmi beşinci yüzyılın dramı" demiştim, "Spielberg bize dört asır sonrasının problemini anlatıyor..."
Öyle değilmiş. Birkaç yıl önce Irak'ta görev yapan Amerikan askerleri, mayın taramada kullandıkları, üstelik insana da hiç mi hiç benzemeyen robotlarla duygusal ilişkiler kurmuşlar, alet bozulduğu zaman madalya verip cenaze töreni düzenliyor ve yirmi bir pare tüfek atışıyla hurdalığa bırakıyorlarmış!
Şu Mars kolonisi de çocuklar Duke Üniversitesi'nden mezun olmadan kurulsa bari... İngiltere'den bir zıpır da orada otel açacağını söylüyordu, paskalya tatilinde gider kalırlar, ne güzel.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.