ENGİN ARDIÇ

Osmanlı bozgunu bitmiştir

Kemal Tahir merhum, "Osmanlı bozgunu bitmedi, içimizde yaşıyor" demişti...
O zamana göre haklıydı da.
Kollektif bilinçaltımız vıcır vıcır aşağılık duygusu içindeydi. Hep yenilmeye şartlanmıştık.
1830'lardan 1930'lara kadar hayatımız Batı'ya hayranlık duymakla, onun karşısında boyun bükmekle geçmişti.
"Biz" dediğim, aydınlar. Ya da aydın sayılan yarı-aydın bürokratlar.
Halkın umurunda değildi, halk hiçbir zaman Batı'ya eğilip bükülmedi. Çalışmak için Batı şehirlerine gittiği zaman da orada "babasının tarlasında gezer gibi" rahat dolaştı. Aydınlar buna bakıp "eyvah, rezil olduk" diye ağlaşıyorlardı.
Bir yandan da fesi atıp, yazıyı atıp "bakın biz de size benzedik" diye siftiniyorlardı tabii.
1930'larda şöyle bir silkinir gibi olduk, uzun süredir ilk defa savaş kazanmış olmanın gazıyla. (1974'te de, "kaybedilmiş toprakların hiç olmazsa küçük bir kısmını geri almış olmanın" gazıyla sevindirik olmadık mı?)
Sonra gene teslimiyet... Bunu dürtükleyen de İsmet Paşa'nın Stalin korkusu oldu.
Fakat Osmanlı bozgunu şimdi artık bitmiştir.
Artık Batı'ya, yüzyıllar önce olduğu gibi "kafa tutabilen" bir Türkiye var.
Milli gelir falan mı eşleşti? Yooo.
Kımıldadık. Silkindik. Arkası gelecektir.
Azgelişmişlikten orta gelişmişlik düzeyine çıkabildik, şimdilik. Bu kadarı bile bizde doping etkisi yarattı.
Artık "başımızı dik tutabiliyoruz"... Ezilip büzülmüyoruz.
Bu "iklim değişikliğini" Recep Tayyip Erdoğan'a borçluyuz.
Hani, arslan solcularımızı tir tir titreten faşist paşaya da "kes lan" diyebilmiş olan Erdoğan'a.
Son on beş yılda Türkiye'nin "ruh iklimi" değişmiştir. İki binli yılların Türkiyesi farklı ve yeni bir Türkiye'dir.
Türkiye, Osmanlı'yı da, cumhuriyetin ilk dönemini de aşıp, daha üst düzeyde yeni bir sentez peşindedir. (Solcu geçinen cahillere "diyalektik felsefeyi" hatırlatırım.)
Bunu da başaracaktır.
Bakın, "biz adam olmayız" lafazanlığı tarihin çöp sepetinde kalmıştır.
Artık hiçkimse, çocukluğumda bürokrat ruhlu hocamın utanmadan övündüğü gibi "biz fakir milletiz" diye böbürlenmeye kalkmıyor... Geçti o devir... "Yoksulluktan kurtulamadığı için onu içselleştiren ve onunla iftihar etmeye koyulan" kırtipil memur tipi tarihe gömülmüştür.
"Biz adam olduk" diye de sevinmiyoruz, "biz zaten adamdık" gerçeği kafamıza dank etti!
Bu müthiş bir zihniyet devrimidir.
Türkiye doğru yoldadır.
Batı'ya karşı aşağılık kompleksi içinde kıvranmanın sapık zevkini çıkarmak isteyenlere artık ancak Cihangir barlarında rastlayacaksınız.
Bir de "Tayyip düşmanı" basın köşelerinde...
Bir de Bilgi Üniversitesi'nin koridorlarında...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.