Ya tutarsa diye ancak balığa çıkılır

23 Haziran adayları belli.
Sonuç da yarı yarıya belli: Ya Binali Yıldırım kazanacak, ya Ekrem İmamoğlu (asıl adı Ekrem Müdafa çıktı.)
Fakat SP de VP de seçime giriyorlar. Biri AKP'yi, öteki CHP'yi (çok haklı olarak) desteklemiyor.
Birinde "inatlaşma" söz konusu, ötekinde (çok haklı olarak) "FETÖ ve PKK endişesi"...
Kazanmaları asla söz konusu olamaz ama giriyorlar. Hani geçen yıl Temel Reis'in ya da Perinçek'in cumhurbaşkanlığına aday olmaları gibi bir şey...
Bu sefer adayların isimleri Temel ya da Doğu değil, Necdet ve Mustafa İlker.
Tanıyan yok ama canları sağolsun.
Gözlerimiz Dolunay Partisi'ni de aramadı değil!
Bizim bu "nafile siyaset" örnekleri içinde en çok ilgimizi çeken de bağımsız adaylardır.
Tam 17 bağımsız aday katılacak İstanbul belediye seçimine! Canı sıkılan aday olmuş.
Hiçbir gazete ciddiye almadı, hiçbir gazete şunların isimlerini olsun altalta yazmadı ki bilelim.
Hemşerim, bu sizin mahalleye muhtar seçimi değil, ilçeye reis seçimi bile değil.
Daha kimse senin adını sanını bilmiyor, nasıl oy versin, niçin oy versin?
Sen hangi müsamerede rol alıyorsun kardeşlik? Neyini tatmin ediyorsun? Arkadaşlarına mı hava atıyorsun?
Bak, kaç milyon oy pusulası basılıyor, kağıt gidiyor mürekkep gidiyor, devletin parasına yazık değil midir?