ENGİN ARDIÇ

Fütuhat

Son zamanların moda deyimiyle, Rusya Kazakistan'a "çöktü"...
Eh, ne de olsa eski imparatorluğun bir eyaleti.
Üstelik orada nükleer silahlar var, petrol var, doğalgaz var, uranyum var.
Rusya, Osetya'ya da, Kırım'a da, Suriye'ye de böyle bulaştı.
Gorbaçov ve Yeltsin imparatorluğu dağıtmışlardı, Putin ufak ufak yeniden toplamaya çalışıyor...
Baksanıza, Kazakistan'da "Latin alfabesinden yeniden Kiril alfabesine dönüş" bile gündemdeymiş.
Stalin de böyle yapmıştı, Latin alfabesine geçen Kafkas ülkelerini zorla yeniden Rus alfabesine döndürmüştü.
"İkinci resmi dil" olarak da Rusça geri gelecekmiş.
Doğu Avrupa ülkeleri bu tehlikeyi gördükleri için kendilerini Avrupa Birliği'ne ve/ veya NATO'ya atmaya bakıyorlar...

***

Benzetmek gibi olmasın, bizim Hatay'ı almamıza da, Kıbrıs'a çıkmamıza da bir de bu gözle bakınız.
"Kaybetmiş olduğumuz toprakların hiç olmazsa küçük bir kısmını" geri almış sayılıyorduk!
Bu bir "imparatorluk refleksidir"...
1974 yılında ortalık "Milletimiz Kıbrıs'ın tamamını istiyor" çığlığından geçilmiyordu.
Ecevit, Kıbrıs'a ya da Yunanistan'a demokrasi falan götürmedi...
Halkımız "geri aldı" diye sevindi.
Dikkat ederseniz kollektif bilinçaltında hep bir "almakvermek" söz konusudur.
Bu bir imparatorluk refleksidir, hani aslan solcularımız bizi "mazlum ülke" sayıyorlardı, Gine'yle aynı kefeye koyuyorlardı ya, bunu göremediler. "Üçüncü dünya" sandılar.
O yüzden de oy oranlarının yüzde kaçta gezindiğini bilirsiniz.
O yüzden de, niçin Tayyip Erdoğan'ın hep "girmiş kazanmış, girmiş kazanmış, girmiş kazanmış" olduğunu anlayamazlar.
"Gariban" başka şeydir, "düşmüş aristokrat" başka şeydir.
Burası İsveç de değildir, bir seçimde sağcılar gelecekler, bir seçimde onlar gidecekler sosyal demokratlar gelecekler, sonra gene ötekiler...
Burada "Osmanlı partisi" gelir ve kolay kolay da gitmez.
Osmanlı partisi ama daha bir üst düzeyde...
YRP gibi özenti değil. Şehzade gölgesinde de değil.
Buradan bakarsanız, Suriye'de, Libya'da, Irak'ta, Somali'de, Karabağ'da "ne işimiz var" diye sormazsınız.

***

Halkımız kollektif bilinçaltı düzeyinde Atatürk'e de "Kurtarabildiği kadar toprağı kurtarmış bir tür yeni padişah" gözüyle bakmamış mıdır?
Yoksa herkes "Latin alfabesi isteriz" diye yanıp tutuşuyor muydu?
O zaman benim aklım ermiyor, bağışlayın.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.