HAŞMET BABAOĞLU

Pazar notları

Hiçbir devrim mutlu sonla bitmiyor! Berlin Duvarı'nın yıkılmasının üzerinden 20 yıl geçti. Tablo şu: Der Spiegel'in araştırmasına göre Almanların yüzde 57'si eski Doğu Almanya'nın iyi taraflarının kötü taraflarından daha fazla olduğuna inanıyormuş... BBC'nin eski Doğu Bloku ülkelerinde yaptırdığı geniş bir ankete cevap verenlerin sadece %11'i serbest piyasa kapitalizminden memnun olduğunu söylemiş... Şimdi anlaşılıyor ki, sosyalist devrimler gibi sosyalizmin "devrilişi" de mutluluk getirmedi! Hep böyle değil mi? Devrim hem büyük bir rüya hem de büyük bir altüst oluş! Ama düzen yıkıldığında altta kalan hep halk oluyor. Adı üstünde... Acıyla uyanınca rüya bitiyor!

***

İnsanlığın devrim yapmayacak devrimcilere; baş almayan başkaldırılara; şefkati hor görmeyen heyecanlara ihtiyacı var.
***

Murateli'nde zeytin hasat şenliğindeyiz. Pişi geliyor masaya.. Yeni çıkmış kızartma yağından. İçi yumuşak, dışı çıtır çıtır. Enfes bir tulum peyniri eşliğinde atıştırmaya başlıyorum. Ayvalıklı bir dost "yetmez" diyor; "pişiyi şu mis gibi sızmaya banarak yiyeceksin." Yağlı hamuru yağa banarak yemek! Bunu yapmayalı yıllar olmuş. "Çivi çiviyi söker" diyor dostum; "geriye duru bir tat kalır!" Öyle oluyor gerçekten de! Damağımda mı, zihnimde mi bilmem, gerçekten bir tat oluşuyor. Çocukluğuma gidiveriyorum bir anda! Bu tat, torunlarla büyükanneler arasındaki o duru sevgiyi çağrıştırıyor! Ah pişi, ah! Kim yiyecekleri sadece yiyecek olarak görüyorsa, fena halde yanılıyor!
***

Ayvalık'taki duvar yazıları başka bir âlem! Gece karanlığında ara sokaklardan birindeki harap binanın kapısına yazılanlar çarpıyor beni:" Biz kaba adamlar olabiliriz. Ama sosyete kızlarının sütyenlerinin nasıl çıkartılacağını biliriz." Yanında da üç delikanlının adı karalanmış!
***

Taksiyarhis kilisesinin kapısına kırmızı tebeşirle "Seveceksen sev aşkım!" diye karalanmış. Belli ki aşkla bekleyişin bitkin düşürdüğü bir genç geçmiş oralardan.
***

İçinde bir hayalciyi saklamayan eylem yoktur. En rutini, en sıkıcısı bile bu heyecana şöyle bir dokunup geçer.
***

Son zamanlarda çevremde hasta olup tıbbi yardım ve bakım almış olanlara bakıyorum da... Tahliller, teşhisler, tedaviler... Bütün hedefleri bir an önce sağlık endüstrisinin çarklarına girip aynı hızla bu çarktan kurtulmak! Belki artık "iyileşmek" denen şey bu! Başının ağrısı geçtiği için değil o süreçten sağ salim ve hızla geçip çıktığın; seninle ilgilendikleri için seviniyorsun. Başının ağrısı mı? O sürüyor!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.