HAŞMET BABAOĞLU

Arap isyanı ve "insanlık sınavı"

Dünya yansa umurunda olmayanların bile kafasına dank etmiştir artık!
Hepimiz dünyalıyız.
Doğru elbette! Şu Arap, bu Fransız, o Çinli, öteki Alman, ben Türk'üm!
Fakat bunların hepsi hayatımızı, hele hele geleceğimizi belirlemek açısından artık pek dar tanımlar!
Mesela İstanbul'da yaşıyor olabiliriz. Belki Sultanbeyli'de manav, Beyoğlu'nda meyhaneci, Maslak'ta bankacıyızdır.
Bilmeliyiz ki, Kahire'de Tahrir Meydanı, Trablus'ta Yeşil Meydan bize Taksim kadar yakın!

***

Geçmişte Cezayir bağımsızlığını kazandığında sokaktaki adamdan, Dışişleri Bakanlığı'ndaki üst düzey bürokrata kadar herkesin "Bize ne!" deyip omuz silktiği dünya yok artık!
Öyle uzaktan "Müslüman Arap kardeşlerimizin isyanı" demekle ya da uzaktan uzağa "Yaşasın devrim, yaşasın demokrasi" diye sloganlar atmakla "idare edilecek" olaylar yaşamıyoruz.
Geçti o yıllar!
Şimdi hem topyekûn hem de tek tek bireyler olarak insanlık sınavında sorguya çekileceğimiz günlerin eşiğindeyiz!
***

Nasıl mı?
Anlatayım...
Onlarca yıl hüküm süren diktatörlerin gönderdiği nispeten ucuz petrolün, yarattığı iş imkânlarının ve borsaya aktardığı sıcak paraların keyfini sürdük.
Birçok millet, birçok halk böyle yaşadı.
Ama durum değişti! Şimdi Arap İsyanı'nı gerçekten destekliyorsak, o halkların demokratik haklarını savunuyorsak...
O zaman benzine, mazota, tüp gaza zam yapıldığında hemen sızlanmaya kalkışmayacağız!
Libya'dan canını zor kurtarıp dönen akrabamız birkaç ay işsiz kaldığında içimizden Araplara, isyancılara, demokrasi savaşına sövmeye başlamayacağız!
***

Bakmayın siz, medyadaki alkış kıyamete...
Bütün dünyada şimdi alttan alta "ya olaylar en tehlikeli noktaya sıçrarsa" diye bir endişe yayılıyor.
Görünürde Suudi Arabistan'daki Şii nüfusun isyanı sonucu çıkabilecek kanlı olaylardan endişe duyuyorlar. Haksız değiller!
Fakat aslında korktukları şey...
Bu isyanın global ekonomiye vuracağı şiddetli darbe!
Düzenin bozulmasından, petrol ve para akışının tıkanmasından korkuyorlar.
İşte belki...
Böyle böyle anlayacağız.
Yani kıyısından köşesinden de olsa hep birlikte çilesini çekerek anlayacağız ki...
Sadece beyazlar değil...
Sadece siyahlar değil...
Sadece şu veya bu milletten olanlar değil...
Bütün insanlar "özünde" kardeştir!
Ya anlayacağız ya anlayacağız bu gerçeği!
O çağdayız artık!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.