Pazar notları: Uluorta söylenmeyecek şeyler

Uluorta söylenmez belki ama... Alanında "en iyi" olmak isteyen, birçok şeyden feragat etmek zorundadır. Mesela "iyi" yanlarından; hatta "iyi biri" olma ihtimalinden vazgeçeceksin.

Uluorta söylenmez belki ama... Tarihçilerin çoğu gizli iktidar tutkunlarıdır. Hani Canetti der ya; "hayatta asla iktidar sahibi olamayacak, o yüzden tarihçi olmuş!"

Uluorta söylenmez belki ama... Yeryüzündeki hiçbir halk halkçıları sevmez. Çünkü halk kendini bilir; ne durumunu o kadar küçümser ne de gücünü o kadar önemser!

Uluorta söylenmez belki ama... "Sevmek çoğu zaman rezilce korkuludur/ insan bir akşamüstü ansızın yorulur/tutsak ustura ağzında yaşamaktan" (A.İlhan.)

Uluorta söylenmez belki ama... İyi anlaşmak dedikleri bazen dayanılmaz ölçüde yavandır. Çünkü taraflardan biri kendini boşlamış, "birisi" olmaktan çıkmıştır.

Doğrudur, "İnsan gitmek için yaratılmıştır" (Jean-Luc Nancy) Hep gideriz. Fakat bir yere varmadan biter ömür.

Sağlık, güzel şey! Fakat inançlı insanlar bile "yaşamın özü"nün sağlık olduğunu sanmaya başladılar ya, ona yanarım!

Hep iki "kişi"yi aynı anda severek başlarız. Bu kişilerden biri sevdiğimizin yanı başımızdaki halidir, diğeri sevdiğimizin bizden uzaktayken zihnimizde bıraktığı imgedir. Sonra birleşir, birlikte yaşamaya başlarız. Aylar, yıllar geçer. Sevgimizde bir şey "eksilmiş" gibi gelmeye başlarsa, bundandır. "Uzaktaki"nden artık eser kalmamasından.

Facebook üzerine... Bu kadar fotoğraftan geriye ne kalacak? Kocaman bir yalan. Çünkü hiç bu kadar eğlenmedin, hiç bu kadar mutlu değildin!

Twitter üzerine... Uykusuz geceler boyu mesajlaştın da ne oldu? O güzel sözler birer birer çekip gittiler.