HAŞMET BABAOĞLU

Pazar notları: İletişim!

Neden bazı insanlar canımızı acıtmayı çok severler? Pis bir öfke mi vardır bunun altında? Bizi sevmedikleri için mi böyle davranırlar? Hayır! Canının çok acıdığının anlaşılması için karşısındakinin de canını acıtmak; mutsuzluğunu belli etmek için karşısındakini de mutsuz etmek kadim bir iletişim yöntemidir.

***
"Kişisel Gelişim"ciler ve "ilişki koçları"nın gevezelikleri umurumda değil! İletişim yokluğundan değil, çokluğundan çekiyoruz! Sözcüklerin açtığı yaraları hiçbir merhem kapatamıyor.
Anlamaya niyeti olmayana hiçbir konuşma bir şeyler aktarmayı başaramıyor.
***

Jestler, mimikler, mırıldanmalar, fısıldamalar, bitmez tükenmez konuşmalar, mailler, kısa mesajlar, işaretleşmeler... Aramıza iletişim giriyor, anlaşamıyoruz.
***

Bazı sözlükler "iletişim" kavramını "duygu, düşünce ya da bilgilerin akla gelebilecek her türlü yolla başkalarına aktarılması" şeklinde tanımlıyor. Problem tam da bu tanımda apaçık gözüküyor. Akla gelmeyecek yollara ihtiyacımız var!
***

"Birbirinizi dinleyin" derler. Doğrudur. İyidir. Güzeldir. Ama insan bazen dinleye dinleye ve dinlediği için bir başkasından kopar.
***

Aşık, bir "iletişimci"den çok "iletken madde"yi andırır.
***

Televizyonu zaplarken Nat Geo Adventure kanalında başlamak üzere olan bir belgeselin adı dikkatimi çekiyor.: "Dünyanın Gizli İnsanları." Herhalde bilinçli biçimde mağaralara, ormanlara, dağların zirvelerine yerleşmiş insanları anlatacaklar diye düşünüyorum. Hayır! Sunucu büyük bir keşif yaptığını sanmanın heyecanıyla ilan ediyor: "Fas'ta bugüne kadar hiçbir Batılı'nın uğramadığı bir köydeyiz." Sıradan bir köy oysa. Küçük çocukların üzerinde çakma Nike, Adidas tişörtleri var, rengarenk giysili kadınlar misafire yemek hazırlıyorlar, erkekler en güzel beyaz gömleklerini giymişler. Kanal ve sunucu Batı'yı ve Batılı'yı dünyanın merkezi sandığı için onları da "gizlenmiş" sanıyor. Bu saçmalığı da bütün dünya izliyor. Bir kez daha anlıyorum ki, Batı'nın zihninde çok derin bir yer edinmiş kolonyalizm, silinmiyor.
***

İstediğimiz oldu. Sevmek, sevilmek ağır bir yüktü ya, sadece beğenmek ve beğenilmekten ibaret hafif bir dünya kurduk sonunda. Bakınız, facebook, instagram, vd.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.