HAŞMET BABAOĞLU

Pazar notları: Modern zaman sevgileri

Tanıştığımıza sevindim... Ama tanışmak başka, tanımak bambaşka!
İkincisi uzun ve tehlikeli bir hikâye. Tanıştığına sevinen niceleri vardır ki, tanıdığında üzülür.

***

Onu ille de "olduğu gibi" tanımak mı istiyorsun?
O zaman ayrılık vaktinin gelip çatmasını beklemen gerekir:
Bir insanı, bir yeri, hatta bir "ruh hali"ni bile tam bırakıp giderken tanıyabilirsin.
***

Zamanında Orhan Koçak ayrılık vakti ile tanımak arasındaki bağı ne güzel anlatmıştı: "Tatilin tadını çıkarmaya ve bütün imkânlarını tüketmeye çalışmışızdır ama şimdi köy kah- vesinde oturmuş minibüsün bizi almaya gelmesini beklerken, on beş gün boyunca fark etmediğimiz şeyleri görür, işitir ve kaydederiz.
Bu kambur çocuk, hiçbir şey taşımayan eşeği de yanında, hep bu saatlerde geçiyordu buradan... Köy, onu terk etmekten başka çaremiz kalmadığı anda ihtiyaç ve özlemlerimizin ötesinde kendi özerkliğine kavuşmuştur."
***

Alışkanlık... Tanışıklık... Hepsi de "tanımak" imkânının müşfik katilleridir.
İyi ki de öyledir!
***

Modern zaman sevgilerinin en yamuk yanı... Kimi seversek sevelim hep bir başkasını beğeniyor, başkasına değer veriyoruz! Sevmekle beğenmek arasında gitgide derin bir yarık açılıyor.
***
Modern zaman sevgilerinin en talihsiz yanı... "İyi ki varsın!" duygusunu yaşamak için bir araya gelen insanlar kısa süre içerisinde "ben olmasam, sen yoksun!" havasına giriyorlar.
***

İdeolojik özentilik kadar kötüsü, gülüncü, acıklısı yok. Hali vakti yerinde insanlar tanıyorum. Müdavimi oldukları alışveriş merkezleri kapatılsa ne yapacaklarını şaşırır, iki gün içinde çıldırırlar.
Fakat Gezi'den bu yana her lafa şöyle başlıyorlar: "Ama bu alışveriş merkezleri de çok olmuyor mu?"
***

Başkalarının davranışlarında mutlaka bir "geri zekâlılık" arayıp eleştirenlere dikkat ettiniz mi? İlginçtir, bu kişiler hiç zeki değildir. Son zamanlarda da bunlara bir de durmadan "Şuna bak, ne kadar kibirli! Ah o mu, o da çok kibirli!" deyip duranlar eklendi. Dikkat edin, bu kibir dedektörlerinin çoğunda gözlerden kaçmış bir üstünlük inancı ve yenik bir kibirle karşılaşacaksınız.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.