Cumartesi notları: Sizi gidi yalancılar!
Anladım ki, günümüz insanı kamuoyu anketçisi gördü mü, "uydurmaya" başlıyor. Sanki fikri sorulmuyormuş da, kendisinden bir "toplum resmi" veya kendisinin bir "portre"sini çizmesi isteniyormuş gibi davranıyor. O zaman da gelsin, yalancıktan süslü cevaplar... Geçen gün The Chapman University'nin 2019 yılında yaptığı bir "korkularımız" anketinin sonuçları gözüme çarptı. En tepede "siyasetçi ve bürokratların yozlaşması" var. Oran yüzde 74. İkinci ve üçüncü sıralarda "nehirlerin, doğanın ve içme suyunun kirlenmesi" var. Peki "hastalıktan korku" kaçıncı sırada? 21. sırada. Her yüz kişiden sadece 44'ü hasta olmaktan korkuyormuş. Eh, işte! Hayat da yalancıyla böyle dalgasını geçer! Bir yıl geçti ve korona korkusu ankete cevap verenleri susta durduruyor.
***
***
***
Depresyonu, gündelik hayatta "ruhsal çökkünlük hali" olarak tanımlayıp anlamak yanıltıcı olabiliyor. Depresyon, bazen umutlu bir "bekleyiş" halidir. Bir kurtarıcı beklenir. Yarı mahmur, battaniyeler altında, işleri tatil ederek "gelip kurtaracak" biri beklenir. Gelir mi? Gelmez ve bekleyiş kendi mızmız hazlarını ve yaşam kültürünü üretmeye başlar.***
Böceklerin dünyası için kaynak kitap soranlar oldu. Kaynak kitap bilemem ama okuması keyifli bir kitap var. Norveçli Biyolog Anne Sverdrup-Thygeson'un "Böcekler Gezegeni"ni çok sevdim. (Koç Üniversitesi Yayınları)Ayrıntılar için lütfen tıklayın.