Ben değil, dünya negatif!
Geçen yılın aralık ayında Viyana Havaalanı'ndan çıktıktan sonra bir an durup yanımdaki arkadaşlarıma dönüp "etrafınıza iyi bakın, ihtimal ki, bu son gelişiniz olacak; Müslümanlar için buralara gelmek zorlaşacak!" demiştim. İçimden birden söylemek gelmişti. Aldığım cevabı tahmin edersiniz: "Sen hep böyle negatif tarafından bakıyorsun dünyaya, olmaz öyle şey!" Anlatamadım ki, benim bakışım değil, dünyanın gidişatı negatifti!
***
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz
***
Online eğitim, online şu, online bu olur da, konser konusunda şüpheliyim. Müzisyen ve dinleyici "orada" olacaklar; seslerin doldurduğu mekanın içinde! Kendimizi aldatmayalım.***
Dünkü yazımdan sonra zencefil çayı tarifi isteyenler, detayları soranlar oldu. Genellikle ölçü bir diş sarımsak boyutunda taze zencefil rendesi olarak veriliyor. Ben çay kaşığını tepeleme doldurarak ölçüyorum ve iki büyük limon dilimiyle demlenmesini bekliyorum. Ballı ve tarçınlı sevenler de var ama ben sadece limon eklenmiş halini seviyorum.***
***
Kim derdi ki, çelimsiz biçimli Formula 1 arabaları gözüme "yakışıklı" görünecek? Kim derdi ki, motorların homurtusuyla İstanbul'un tarihi dokusu arasındaki uyumsuzluktan estetik çıkacak? Ama olmuş! İletişim Başkanlığı tarafından Formula 1 yarışları için hazırlanan tanıtım filmine bayıldım ve anladım ki, İstanbul içine kattığı her şeyi güzelleştiriyor.***
Hayat eve sığıyor mu? Sığıyorsa, hayat değildir o...Ayrıntılar için lütfen tıklayın.