HAŞMET BABAOĞLU

Hatır yok ki kahvesi olsun!

Bir kahvenin kırk yıl hatırı vardır... Ne demek bu? Sözlükler biraz saptırmış gibi. Onlara göre bu atasözü "Birinin küçücük bir iyiliği dokunmuşsa, onun bir hatırı vardır, unutulmaz" anlamına geliyormuş. Bana kalırsa, kurulmuş dostlukların araya soğukluk girse bile tümden sıfırlanamayacağını anlatıyor. Öyle ya, kahve içmek demek, oturup hoşbeş etmek, kısa da olsa muhabbet kurmak, demektir... Peki İstanbul'da CHP İl Başkanı'nın AK Parti İl Başkanı'na kahveye gitme isteğini parlatıp duran medyacıların derdi ne? İyiliğini görmediğiniz, dostluğun kıyısından geçmeyen, geçmişten gelen muhabbeti bulunmayan biri kahveye gelse ne olur, gelmese ne olur? Şehre falan da faydası olmaz, hiç hayal kurmayın! Yine birileri 2015 benzeri işler çeviriyor galiba. İzleyelim, bakalım.

***

İnsan kaynakları yöneticileri, bir ekonomi kanalında 2020 yılı tecrübeleri üzerine konuşuyorlar... Hemen hepsi sözleşmiş gibi "Çok heyecanlı bir çağdayız, geleceğimizi bizzat kendimiz şekillendireceğiz" diyorlar. Şaka herhalde diye geçiriyorum içimden. Hiç hesaplamadıkları şeyler başlarına geldi ve altında kaldılar. Bugüne kadar öğrendikleri şeylerin ve kalabalık personellerinin bir "irade" oluşturmadığını gördüler. Ama hâlâ bu kof motivasyon cümlelerini tekrarlıyorlar. Oysa, hepsini geçtim, "evden çalışma"nın gelecekte nasıl bir personel düzeni oluşturacağını bile bilemiyorlar. Artık bizzat şekillendirecekleri bir şey yok. Küreselci oligarşi onları şekillendirecek...

***

BioNTech'in kurucusu Prof. Uğur Şahin, bir hafta önce "Kovid-19 aşısını tıpkı grip aşısı gibi iki yılda bir tekrar etmek gerekecek" demişti. BioNTech'in aşı üretiminde ortağı Pfizer firması ise geçen gün her yıl aşı olunması gerektiğini açıkladı. Eh, büyük şirket açlığı başka şey tabii. Ama aşının geldiği nokta da pek manidar, değil mi?

***

Yeni filmlerin en iddialısı bile en fazla yarım saat beni kendine bağlıyor, sonra kopuyorum. Tamam, pandemi süreci filmlere konsantrasyon kabiliyetimi fena halde törpüledi, kabul ediyorum. Üstelik sosyal medya her an "Sadece benimle ilgilen" deyip duran bir partner gibi. Önümüzdeki hafta eski kuşak başyapıtlara, geçmişte beni çok etkileyen filmlere geri dönüş yapacağım. Bakalım onlarla nasıl olacak? Sonucu buraya yazarım. Ama şu duygum net: Her yeni film bana eskileri özletiyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.