HAŞMET BABAOĞLU

Şüpheyse, şüphe...

Tamam!
TV'lerin pek sevdiği uzmanların "Benim bilgime niye güvenmiyorsunuz?" sorusu yerden göğe anlamlıdır.
Bilgiye güvenmeyeceksek, neye güveneceğiz?
Ama bir dakika!
Aynı soruyu sözleri sansürlenen, geri plana itilen ve TV'lere çıkmalarına izin verilmeyen uzmanlar da söylüyor: "Benim bilgime niye güvenmiyorsunuz?"

***


Önce olağandışı bir dönemden geçtiğimizi kabul etmemiz gerekiyor.
Salgının başından beri....
Hem dünyada, hem de bizde sağlık sisteminin en tepesindekilerin bile radikal biçimde fikir değiştirdiklerini gördük mü?
Gördük!
Uzmanların dün dediklerini bugün unuttuklarını gördük mü?
Gördük!
Hatta arada uzman ağızlardan "uçan, sıçrayan, zıplayan virüs" türünden virolojinin en temel kurallarına aykırı açıklamalar gördük mü?
Maalesef gördük! (Karpuzcularda hiç rastlamadığımız şeyler...)
O halde aşılardan veya pandemi yönetiminden azıcık kuşku duyuyor diye sokaktaki insanın horlanması doğru mudur?
Hem nihayetinde, yine kuyruğa girip aşılarını oluyorlar işte!

***

Bir süredir salgının ilk aylarında tuttuğum notlara, kayıt altına aldığım haberlere geri dönüp bakıyorum.
Zihin açıcı oluyor.
Mesela, birdenbire sosyal medyada BioNTech aşısının en güçlü savunucu rolüne soyunan immünoloji uzmanı Dr.
Derya Unutmaz geçen yıl Euronews'e uzun bir görüş vermiş...
Haberin tarihi 29 Temmuz 2020.
Daha haberin başında şu cümleye dikkatinizi çekerim: "Dr. Derya Unutmaz, aşı çalışmalarının evrelerini anlatırken tüm bu deneylerin uzun bekleme süreçlerini beraberinde getirdiğini belirtiyor."
Aynı haberde aşıların ortalama geliştirilme süreleri şöyle sıralanmış...
Laboratuvar çalışmaları: 2.4 yıl.
Faz 1: 2 yıl.
Faz 2: 1.8 yıl.
Faz 3: 1.4 yıl.
Tescil öncesi çalışmalar: 1.1 yıl.
Tescil çalışmaları: 1.3 yıl.

***

"Yorumsuz" deyip geçebilirdim ve derdimi anlardınız.
Ancak dünyanın olağandışı bir süreçten geçtiğini; salgına çare için birçok çalışmanın hızlandırıldığını bilmeyenimiz yok.
Soru net: Hız tamam, ama bu ne hız!
Demek ki, şüphe duyanların da şüphesine saygı gösterilmeli...
Aşıyı oldun, olmadın diye itilip kakılmamalılar.
Gördüğünüz gibi...
Bu gerçeği kavramak için doğrudan bilime bakmak yeterli...

***


AYNA
Hiçbir zaman kesin olarak haklı olamayız, yalnız hatamızdan kesin olarak emin olabiliriz. RICHARD P. FEYNMAN

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.