HAŞMET BABAOĞLU
09 Mart 2025, Pazar

Nereye gidelim?

Zaman nasıl geçti, değil mi?
Patırtı gürültü içinde çoğu kez...
Bazen de çıt bile çıkarmadan...
Ama hep hızla geçti...
Ziya Osman Saba'nın "Beyaz Ev" şiirinde, "Yatak odamız, yemek odası, kiler / Raflarında ellerinle yapılmış reçeller" diye yazdığı günlerden sabah kalkıp TV'yi açınca "Yapay zekâ beş yıla kalmadan ev hayatınızı kökten değiştirecek" diyen haberlerle karşılaştığımız günlere nasıl geldik?
Reçeller mi?
Sevdiğimiz ellerin yaptığı reçeller kavanozlarında ekşimeye durdular; online alışveriş sitesinden getirttiğimiz süt reçelini kaşıklıyoruz şimdilerde...

***

Konutlar...
Ah ne kadar az ev olabiliyorlar artık...
Evlerimizde darmadumanız, o kadar ki, yıl içinde iki haftalığına bir "ev" kiralayıp tatil yapmayı planlıyoruz.
Ve bana en garip geleni şu ki...
Hiç durup da "Nerede yanlış yaptık biz?" diye sormuyoruz.

***

Pandeminin en sert zamanında hani, evlere tıkıldığımızda, "Beyaz Ev" şiirini hatırlayıp biraz buruk biçimde şunları yazmıştım:
"Bahtiyar olmak...
Ziya Osman Saba için 'kapıyı açtığında çalan çıngırak'tı...
Şimdiki kuşaklar yazlıklarının kapısına çıngırak koyarlarsa, aynı duyguyu yaşayacaklarını sanıyorlar.
Olmuyor, olmuyor!
Geçen gün bir sitenin reklamında gördüm; evlerin arasına köy pazarı kurmakla övünüyordu şirket.
Politik, kültürel ve mimari safsatanın şahikası bu olsa gerek!"

***

Geçenlerde, hep gittiğim kafede bir köşeye çekilip bilgisayarına odaklanan genç adamla laflamaya başladık.
Gayrimenkul (emlak) geliştiricisi bir şirkette çalışıyormuş.
Mutfaklardan bahis açıldı...
"Annelerimiz berbat ve küçük mutfaklarda ömürlerini geçirdiler, biz güzel ve geniş mutfaklara gönül verdik, şimdi mutfak denilen şeyin kendisi odalarla bütünleşiyor galiba" dedim ki...
Sözümü kesti; "Artık mutfak yok, o dediğiniz bile bitiyor" dedi.
"Birkaç aygıt yetiyor; kahve makinesi, dışarıdan alınan yiyeceklerin ısıtılacağı fırın ve tek bir pişirme tenceresi. Hepsi tek bir dolap ya da tezgâhta..."

***

Reçeller...
Öğle uykusunun alındığı, hani açık pencereden giren rüzgârın tülleri uçuşturduğu oda...
Kapıdaki çıngırak...
Tamam masalı geçelim!
Otel gibi gidip geldiğimiz evlerimizi de geçelim mi?
Geçelim de...
Nereye gidelim?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.