Doğanın yengesi
Temel üstü başı perişan halde köye dönerken
Dursun'a rastlamış.
Dursun,
"Ula Temel bu ne hal böyle?" diye sormuş.
Temel de anlatmış:
"Ormanda ağaç keseydum, birden kalabaluk pir grup Doğan'ın yengesini bozmişum diyerek bana saldurdi, halbuki ben ne Doğan'ı tanirum, ne de yengesini."
Ama isimleri öyle güzel ki… Baksanıza,
Derelerin Kardeşliği Platformu, Karadeniz İsyandadır Platformu, Su Platformu ve
Hasankeyfi Yaşatma Girişimi…
Başkaları da var tabii.
Öyleduyduk biz.
Amaç, Su aksın biz bakalım.
Enerjiyi onlar üretsin, Biz satın alalım…
Yerli yatırımcıyla Mücadelenin asıl sebebi bu.
Alman vakıflarının tezgahını ortaya çıkardığı için öldürüldü.Oyunun bozulmasını istemediler çünkü.
HES yatırımlarını bu ayakla engellediler… İşe yıllar önce Fırtına Vadisi'nde HES yapacak firmanın araç ve gereçlerini yakmakla başladılar.
Zavallı adam, kaçarak canını zor kurtarmıştı, iyi hatırlarım.
ORYA Enerji Yönetim Kurulu Başkanı Kazım Oksay'dan…
İçi ihanet dolu.
Adama neler çektirmişler.
Artık milletimizin, Alman'ın oyununa gelmemesi lazım.
Gönderdiği dosyada önemli bir gerçeğe de parmak bastı.
Sel ve heyelanlar yüzünden her yıl milyonlarca metreküp toprağın denize akarak kaybolduğu Karadeniz'de,
ilgili kurumların sessiz kalışına hayret etmemek gerçekten mümkün değil.
her yıl enerjiye ödediği para ortadayken
Mahkemeler neden bu kadar uzar, onu da anlamak zor.
onlar
Türkiye'deki doğalgaz santrallerinin neredeyse tamamına kredi verdiler.
Ucuz enerji üretecek HES'ler devreye girince doğalgaz santralleri devre dışı kalacak.
Haliyle Alman bankalarının verdiği kredi de tehlikeye girecek.
Bu yüzden HES projelerinin gecikmesi lazım. Çevrecilik
adına direnişin arkasında yatan mantık bu.
Yoksa kimsenin bizim Temel gibi çevreden haberi yok.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.