Erdoğan Nobel alır
Sahi ne oldu?
Bu 'barış' işi şimdi nereden çıktı?
Kesinlikle bu işin altında var bir şey.
Siz asıl onu söyleyin.
Milletten ne gizliyorsunuz.
Hadi saklamayın açıklayın.
Açıklarsanız sürece destek veririz.
İşin içinde ille de bir çapanoğlu arıyorlar.
Örgütün çekilmesini akılları almadı…
2012'de örgüte ciddi darbe vurulduğunu da göremediler.
30 yıllık terör durduk yerde niye bitsin?
Dağlara nasıl barış gelir?
"Mutlaka bir taviz verilmiştir."
Bu dezenformasyon sürüp gitti.
Son söze dikkat edin, "Verilmiştir…"
Yani görünen bir şey yok, ama tahmin kesin…
Verilmiş sözümüz de yok" diyor.
Diyor ama anlatamıyor.
Aynı soru bakanlara da soruluyor.
Partiye nifak sokuyorlar.
"Vardır mutlaka bir şey.
Size söylenmemiştir sadece…"
Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, "Yok kardeşim biz yalanla siyaset yapmayız" diyor.
Ama o da kimseye anlatamıyor derdini…
Başbakan ısrarla reddediyor.
Sizce kim doğruyu söylüyor?
Atalay "Yalan söylemeyiz" diyor.
Doğrudur…
Onlar sözlerinde dururlar.
Diğerlerinin sicili bozuk…
Dün ak dediklerine bugün kara derler.
Boşuna 'çarkçı' lafı çıkmadı.
Yılların sorunu olan terörü Başbakan Erdoğan çözüyor.
Örgüt sınır dışına çıkıyor…
Çekilme işinin tamamlanması, Dağlara barışın gelmesi, Dağların barut yerine çiçek kokması demektir.
Bu durum Başbakan'a da 'Nobel'i getirir…
Silahlar ellerinde olsa ne yazar olmasa ne?
Sanki silah alamazlar.
Tartışma sığ.
Ve gerçeklerden uzak.
Mesele beylerin bundan sonra olacakları görmesinde yatıyor…
Yani Başbakan terörü bitirirse Türkiye'yi kimse tutamaz.
Başbakan'ı da…
Ellerindeki tek argüman terör…
Tek siyasi malzeme kan ve tabut.
O da ellerinden alınırsa meydanlara nasıl ve neyle çıkacak bunlar…
Çünkü Türkiye'yi kalkındıracak plan ve projeleri yok.
Bu arada müzmin muhalif yazar takımını da merak ediyorum.
Mesela terör biterse Emin Çölaşan, Uğur Dündar, Bekir Coşkun, Yılmaz Özdil gibiler ne yazacak?
Umurlarında mı?
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Türkiye'yi AB'ye gammazlamış, Tek kelime yazılmadı.
Niye? Kılıçdaroğlu'nun, Erdoğan'ı Esad'a benzetmesine AB Sosyalist Grup Başkanı Swoboda tepki gösterdi.
Her şeye maydanoz olan Sözcü'de niye tek satır haber yok?
Yazar taifesi niye suskun?
Hani gazetecilik yapıyorlardı?
Hani tarafsız ve dürüsttüler?
Demek ki hepsi yalan, Hepsi palavraymış…
Ya da adamına göre muamele...
Daha fazla ticaret, terörsüz bir hayat için ne yapabiliriz diye araştırıyor.
Diğeri de Brüksel'de memleketini gammazlıyor…
Sonra sosyal medyada bile alay konusu oluyor.
Bakın nasıl:
"Başbakan Erdoğan'ın, AB Parlamentosu Sosyalist Grup Başkanı Hannes Swoboda'ya 10 torba kömür, üç paket makarna gönderdiği ortaya çıktı…
Kılıçdaroğlu ile neden görüşmedi de kapıdan kovdu sanıyorsunuz…"
Oldu mu şimdi?
Peki, Brüksel'de yapılanı nasıl yorumlamalıyız?
Bu kepazelik değil mi?
CHP Genel Başkanı'nın böyle çirkin ithamlarla Türkiye'yi üçüncü sınıf ülke durumuna düşürmeye hakkı var mı?
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.