Belgesel değil cinayet

Gülen örgütü durmuyor.
Kurduğu operasyon sitelerinde habire illegal tape ve şantaj kasetleri yayınlayıp duruyor.
Yasayı ihlal eden bu sitelere yönelik soruşturmalara kızıyorlar.
Sanki malum yerlerine biber sürülmüş gibi feryatı basıyorlar…
"Mahkeme kararı olmadan polis baskını" yapıldı diyerek palavra atıyorlar.
TGC ve muhalif medya da onlara destek için 'Basın özgürlüğü kaldırıldı' diye yaygara koparıyorlar…

Adamlar hiç durmuyor.
Yayın yasağı olan haberleri yayınlıyor, itibar cellatlığı yapıyor, bol bol sövüp, hakaret ediyor, Bunlar normal; Kanunsuzluk yapmalarına engel olmak ise anormal(!) Bu nasıl bir iştir yahu!
Hele şu lolita sever Can Dündar'ın yaptığına bakın…
Adam para uğruna Paralel'in emir eri olmuş.
Son ihanetinden Allah bilir kaç para almıştır…
Bu adam para uğruna Atatürk'ü bile istismar etmişti hatırlarsanız.
Lolici Can'ın son filmi ihanet ve puştluk belgesi oldu…
IŞİD gibi acımasız.
Adına 'belgesel' dediği kurgu filmle resmen insanları idama mahkum etti.
Cinayet gibi belgesel yaptı.
Algı operasyonu için kurguladığı palavralarla dolu filmi Strasbourg'taki Cinema Odyssee isimli sinemada düşmana gösterecek.
Yani Türkiye'yi yabancılara gammazlayacak.
Hükümetin itibarıyla oynayacak.
Filmin bir bölümünü izledim.
Kurtlar Vadisi'nden esinlenerek hazırladığı antipropaganda, iftira ve yalan dolu sözde belgeselde siyah bir ekrandan akıttığı yazıda:
"Bu belgeselde yer alan bilgiler, polis fezlekesinde yer alan veya internete konan dinleme kayıtlarındaki iddialardan derlenmiştir.
Şu ana dek kamuoyuna yansıyan bilgileri derli toplu vermeyi hedeflemektedir.
Asıl belgeselin fragmanı niteliğindedir" diyor.
Yani tezgah bu satırlarla başlıyor.
'Polis fezlekesi…'
'İnternete konan dinleme kayıtları…'
Ve 'iddialar…'
gibi algıyı kuvvetlendirecek ifadelerle devam etti.
Halbuki polis fezlekesinde, 'Dönemin başbakanı' da yazıyordu.
Yani darbeyle indirilecek olan Erdoğan'dan söz edilmişti.
Bakanlar Kurulu'nu da Vatan'da toplamayı planlamışlardı.
Bunları da koymuş mudur karalama filmine?
Ya kayıtların montaj olduğunu?
Eminim ki hiçbiri yok…
Ama yalanlar ve iftiralar lolitacının buğulu sesiyle bir bir sıralanmıştır.
Hükümete gözdağı da var.
"Asıl kazık sonra gelecek" der gibi…
Lolici Dündar, "Erdoğan'ın En Uzun Günü" ismini verdiği iftira ve karalamaları, millete 'belgesel' ayağıyla yutturacak.
Bu tezgâhı kim planladı? Paralel İhanet Çetesi mi?
Yoksa baronlar mı?
Kim?
Lolici bu işten kaç para almıştır?
İşin içinde Soros var mı?
Ya Masonlar?
Filmin ilk gösterimi bugün yapılacak.
Strasbourg özellikle mi seçildi?
Belli ki hedef hükümet ve Cumhurbaşkanı Erdoğan.
Lolici Can bir taşla birkaç kuş vuracak.
Hem çuvalla para kazanacak, hem de meşru hükümeti karalayacak.
Tarihe geçecek yani(!)