Nerede kirli tezgah varsa, bunların işi
Eskiden beri onu hep iş yerimin girişinde, kapı önlerinde yerlerde sürünürken görürdüm.
Bakıp kaldıran olmazdı.
Hatta üzerine basıp geçen bile olurdu.
Bir kıymet-i harbiyesi olmadığı, toz toprağın içine atılmasından belliydi.
Okunmazdı ama toplu satışları çoktu. 17 Aralık darbesinin sözcüsü, hatta zemin hazırlayıcısı olunca dikkat ettim.
Ama baktıkça midem bulandı…
Bu kadar yüzsüz ve iftiracı bir yayın olabilir…
Cumhurbaşkanına, Başbakana, Hükümete demediğini bırakma, sonra da 'basın özgürlüğü yok' diyerek cazgırlık yap...
Küfret, hakaret et, sonra özgürlükten bahset...
Onu da geçtik, ya Türkiye Cumhuriyeti'ne yaptığı ihanet?
Her sayfası kan ve irinle dolu olan iftiracı gazeteden…
Gazete değil yalan, iftira ve ihanet vesikası.
Her kelimesi palavralarla döşenmiş, milleti kandırmak için ince bir 'algı' çalışması yapan sözde gazete, Türkiye'ye hizmet etmiyor…
İhanetlerini 'basın özgürlüğü' kılıfı ile gizlemeye çalışan bir yayın organı.
Kırmızı kitaba da girmiştir.
Her fırsatta yalanlarıyla ülkemizi karalayıp duruyor.
"Silahlı terör örgütüne üye olmak", "cebir, tehdit ve hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma" ve "iftira" suçlamasıyla gözaltına alınan Ekrem Dumanlı'nın ABD'nin Washington Post gazetesine yazdığı "jurnal" yazısı ihanetlerinin bir vesikası gibidir…
Dumanlı yazısında Erdoğan'a 'pervasız' dedi.
Erdoğan'ın ABD'ye zarar verdiğini iddia etti.
Uluslararası camiaya da "Türkiye'ye güvenmeyin" dedi.
Gavurun gazetesinde Erdoğan'a 'pervasız' diyecek kadar alçaklaşan bu adamın yaptığı 'basın özgürlüğü' müdür?
Dünyanın neresinde kendi hükümetine iftira atan, cumhurbaşkanına aşağılık şekilde saldıran bir gazeteci vardır?
Basın özgürlüğüne darbeyi paralel savcılar vurdu.
Başımıza geldiği için biliyoruz.
Mazlumun hakkını koruyan 'tefeci' haberimiz çeteye yardım olarak nitelendi.
Dönemin Ankara Organize Suçlar Müdürü Şamil Osman Kaya şimdi bunun hesabını veriyor…
Çünkü iftira attı.
Tezgah tapeleri hazırladı.
O ve ekibinin yalanlarını fitil fitil burunlarından getirmeye kararlıyız…
O yalanları yazıp çizen herkesten de hesap soracağız…
Dava bitiyor, az kaldı…
Ne kadar kirli iş varsa, tezgah varsa, onların işidir.
Açın Zaman'ı bakın…
Erdoğan'ın ofisine böcek koyanları nasıl savunuyorlar görün…
Paralel İhanet Çetesi'ni (P.İ.Ç.) nasıl aklamaya çalışıyorlar…
Emniyet içindeki adamlarına devleti dinleten, elde ettikleri bilgileri ABD'ye servis eden de onlardı.
Erdoğan'ı ABD'ye gammazlayanlar da…
Bu örgütü savunan herkes haindir.
Lami cimi yok bunun…
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.