Jersey oğlanları İstanbul'da
Öyle rahat, zahmetsiz, hızlı oluyor ki her şey; metrobüsten dışarı adımını atıp da yürüyen merdivenler maharetiyle hop diye Zorlu Center'a varınca, hele bir de burada bulunma sebebi bir Broadway şovu olunca...
İnsan kendini trafiğiyle bezdiren İstanbul'da değil de ulaşım sorununu çözmüş, kültür sanat aktivitelerini çeşitlendirmiş, böyle acayip bir rüya kentte sanıyor.
Zorlu Center Performans Sanatları Merkezi denen yer pek görkemli olmuş.
Ana fuayedeki kokteylde CemÜmit Boyner'den Sinan Genim'e, Bülent Eczacıbaşı'ndan Erol Evgin'e ciddi bir kalabalık... Ve herkesin arasında heyecanla, gururla dolaşan Ahmet Zorlu...
60'LARDAN BİR HİKAYE
Haşmet hissi, fuayeden Ana Tiyatro'ya geçtiğimizde de bizle. Adımları adapte etmenin pek de kolay olmadığı basamak mesafelerine önce biraz gıcık oluyoruz ama her basamağın kenarında o sıradaki koltuk numaralarının yazılı olduğu ışıklı tabelalar hem işlevsel hem estetik.
Koltuklar da rahat olduğuna göre, hazırız. Gelsin bakalım Jersey oğlanları... Jersey Boys, popüler bir Broadway gösterisi. 60'ların rock'n roll grubu The Four Seasons'ın hikayesini anlatıyor. Müzikallerin Oscar'ı tabir edilen Tony Ödülleri'nde en iyi müzikal seçilmişliği var.
Biraz malumat sondajladım size:
Yani söylenen/ çalınan parçalar özgün değil; daha önce söylenmiş parçalar.
ÇÖPLÜKTEN SARAYA VE...
Çöplükten saraya, sonra tekrar çöplüğe...
Bob Gaudio, Tommy DeVito, Frankie Valli... Herkes olayları kendi açısından anlatıyor.
AKUSTİK İYİ, BUNA ÇENTİK ATILIR
Jersey Boys'un toplam 54 uluslararası ödülü varmış. Dünya çapında 14 milyon da izleyicisi.
Bu kadar popüler bir gösteri ayağınıza kadar gelmişken... Size "Gördüm mü, gördüm!" diye yanına çentik atma imkanı vermişken... Üstelik de salonun akustiği gayet iyi olmuşken...
24 Kasım'a kadar 14 milyon küsuruncu olmakta fayda var.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.