Para ve saadet
HER YOL SEVGİYE ÇIKAR
Bazen her duamızın kabul görmediğini fark ediyoruz. Sabretmeye çalışıyoruz. Oysa kalbimizi, bilinçaltımızdaki olumsuz duygu ve korkuları temizlemek daha önemli. O zaman müthiş bir hızla arzularınızın gerçekleştiğini görebilirsiniz. Üstelik bunu illa ki kişisel gelişim kitaplarıyla değil, duanın gücüyle de yapabilirsiniz. Dönüp bu sevgi dolu beyefendiye, söylediklerinden ne kadar etkilendiğimi anlattım. O ise mütevazı bir şekilde benim övgülerime fazla aldırış etmeden konuşmaya devam etti: "Bak kızım. Biz bazen mutluluğu nerede arayacağımızı bilmiyoruz. Tutturdular 'para, para, para' diye. Halbuki paranın alması gereken ne var? Onu temiz kalple Allah'tan istediğinde zaten veriyor. İşte bu eve yerleştik ve ben Sümbül Efendi Camii'ne de, manevi olarak rahmetli anneme de yakınım. Çok şükür evlatlarımı, torunlarımı büyüttüm. Asıl mutluluk nerede biliyor musun?" Bu sözleri eşimin gözlerine bakarak söyledi. Sonra kendi eşini göstererek, "Bak ben bu kadını 55 yıldır seviyorum. İşte gerçek mutluluk bunu sağlayabilmekte," dedi. Çok etkilenmiştim. İnsanın sevgiyi gönlüne yerleştirmesi için tek bir yol yoktu. Her yol oraya çıkıyordu. Sadece iki şey muhakkak olmalıydı. Derindeki korku ve kavgaları, öfke, çaresizlik, güvensizlik, acıma, kontrolcülük, hırs, hak yeme ihtiyacı gibi duyguları yenmek... Ve Allah'a tam teslim olmak. Biz ne yazık ki ne kadar dua edersek edelim, şekilci ibadetlerimizi ne kadar yaparsak yapalım, teslim olamıyoruz. Hatta bilinçaltı düzeyinde, yaradan ile öyle kavgalıyız ki... Kontrolcü olan her insan Allah ile kavgalıdır. Ama korkudan bunu düşünmek bile istemez. Cezalandırılma korkusuyla güvensizliğini bilinçaltına gömer. Ama bu yardımcı olmaz. Maalesef Allah'tan rol çalarak herkesi kontrol etmeye çalışır. Hak yer. Öfke ve hırslarına yenilir. Bir insanı sevmek, ömür boyu onunla mutlu olabilmek, mükemmeli aramakla olmaz. Mükemmel diye bir şey yoktur. Sadece karşındaki her insanın pozitif yönüne odaklanmak vardır.
ZENGİNLİK YOZLAŞTIRMIYOR
Bu güzel bayram ziyareti ile günümüzdeki yozlaşma daha da belirgin oluverdi. Aslında zengin olmak insanı yozlaştırmıyor. Fakirler arasında da ne kadar kötü niyetli ve bilinçaltı korku dolu insanlar var. Ve zenginler arasında da gönülden sevmeyi ve tam teslimiyeti öğrenmiş olanlar var. Ama biz onları görmüyoruz. Çünkü hakiki sevgi sessizdir. Mütevazıdır. Amaç para değil, sevgi olmalı yani. Çünkü sevgi, çekim yasasını harekete geçiriyor. İsteklerinizi size zaten veriyor. Ve işkolikler... Lütfen kimin için ve ne için çalıştığınızı unutmayın. Para saadet getirmiyor. Ama saadet, para enerjisini harekete geçiriyor.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.