Kadınlar neden hep acı çeker?
ONURLANDIRILMAYAN KADINLAR
Yaşı muhtemelen 45-50 civarındaydı. Az sonra hayretler içinde kalarak, kadının otobüs şoförüyle flört ettiğini fark ettim. Adam çirkin mi çirkindi üstelik. Yaşlıydı da... Uzun boylu, sıska, sarı saçlı, biraz itici bakışlı, bilindik Güney aksanıyla kelimeleri yaya yaya konuşan, ama en önemlisi gözlerinde hiçbir sevecenlik bulunmayan bir adamdı. Bir süre bu ikiliyi seyrettim. Hem eğlendim hem de içimi tuhaf bir hüzün kapladı. Bu adam kadın dilinden anlamıyor ve bizim cowgirl'e yeterince heyecan veremiyordu. Ama kadın umudunu yitirmemişti. Uzaktan onları incelerken fark ettim ki, kadıncağız aslında çok mutsuz. Ruhunda ve yüreğinde müthiş bir açlık var. Belli ki ona bir kadın olarak hiç iyi davranılmamış. Hiç şımartılmamış. El üstünde tutulmamış. Saygı gösterilmemiş. Onurlandırılmamış. Hatta kadının vücut dili bunu adeta doğruluyordu. Fiziksel olarak öylesine güzel bir bedeni var ki halbuki... Eğer değerini, hakkını verebilecek bir erkek bulsaydı, o güzelim beden hâlâ parlıyor olacaktı. Pek çok kadın genetik olarak onun kadar şanslı değil. Oysa, o bunun keyfini hiç sürememiş belli ki. Dünyanın ta öbür ucunda, bambaşka bir coğrafyada, bambaşka bir iklim ve kültürün içinde, kadın hep aynı umutsuzluğun içindeydi. Bunu fark etmek beni ve yanımdaki arkadaşımı sarstı. Otobüsten indikten sonra Grand Canyon'ın güney tarafındaki bir lokantaya kendimizi attık. Manzara nefes kesiyordu. Arkadaşımla birer kadeh şarap içerek, bu durum hakkında biraz sohbet ettik. Sedona da farklı değildi, Türkiye de... O anda bütün Türkiye'yi şehir şehir dolaşıp, sonra da dünya ülkelerine birer birer gidip oradaki kadınların hayatlarını incelemek istedim. Kim bilir, bundan nasıl bir kitap çıkar. Ama yine sonuç aynı olacak. Birlikte yemek yediğim arkadaşım da benim gibi evli bir kadın ve bu konuda çok kafa yormuş biri... Birbirimize sorduk.
GÖZ TEMASI ÖNEMLİ
Neden kadınlar mutsuz ve tatminsiz. Erkekler onları nerede kaybediyor? Evli olmadan, sadece sevgili olanlar bile onca heyecanın içinde, kadını nerede kaybediyor acaba? En önemlisi göz teması. Kadınıyla uzun uzun göz teması kuramayan erkek, ondan huzur ve mutluluk beklemesin. Göz teması, duygusal olarak derinleşmeyi ve birlikte coşkuyu yakalayabilmek için ilk anahtar. Bunu yapamazsa, kadın kopar ve erkeğe hayatı zindan etmeye başlar. Çoğu erkek bunun nedenini anlayamaz bile. Saygı... Erkeğin kadınına saygı göstermesi, sadece ona kötü davranmaması değil, pek çok bencilliğini de törpülemesi demektir. Onurlandırlmak... Bir kadın, yaptığı güzel şeylerin erkeği tarafından görülmesini ve bunun söylenmesini ister. Övgü bekler. Kabul... Kadının da üstün meziyetleri vardır. Erkeğin, onun bu üstün taraflarını kabul etmesi ve ondan yardım alması, onu insan olarak kabul etmesi anlamına da geliyor. Sevgi unsurunu hiç söylemiyorum bile. Sevinin sadece hissedilmesi yetmez. Söylenmesi ve hissettirilmesi gerekir. Elbette ki, bunlar karşılıklı olmalı. Kadın da erkeğine aynı şekilde davranmalı. Ama günümüzde dengeler kadınların aleyhine döndüğünden, ve dünyanın öbür ucundaki cowgirl'ün Türk kadınından farkı olmadığını gördüğüm için yazmadan edemedim. Erkek, önce kadının gözlerindeki gerçek güzelliği fark etmeli. Bu güzelliği sevgisini göstererek taçlandırmalı. Ve dürüst olmalı. İşte o zaman kadın erkeğine güvenir. Güvenince uyum sağlanır. Uyum, huzur ve barış getirir. Unutmayın, erkek bir kadını hasta edebilir, çirkinleştirebilir, tatminsiz bırakıp yoldan saptırabilir, ama güzelleştirip elinde çiçek açtırabilir de...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.