Dokumalarda gerçeği arıyorum
Dokuma sanatına getirdiği yenilikle adını dünyaya duyuran Fırat Neziroğlu, Anna Laudel Galeri'de sergilenen Selfie adlı yeni sergisiyle hayatımızdaki anlık mutluluklara dikkat çekerek sosyal medyayı eleştiriyor.
Bankalar Caddesi'ndeki Anna Laudel Galeri'den içeri girince sizi Mertcan, Ezgi, Ahmet, Başak ve diğerleri karşılıyor. Hayır, çalışanlar değil. Bunlar, geleneksel dokuma formunu farklı bir teknikle işleyen sanatçı Fırat Neziroğlu'nun Selfie adını verdiği serginin kahramanları. Sergi boyunca sizi süzen portreler ise sanatçının arkadaşları. Neziroğlu hepsiyle teker teker en az 600 saat geçirmiş. Hepsini imek ilmek örmüş. 7 portreden oluşan sergide sanatçı, sosyal medyaya dair eleştiri yapıyor. "Bir parmak hareketiyle bir saniyede selfie çekiyoruz. Ellerimizin yaratıcılığın unutuyoruz. Sonra o çektiklerimizi depoluyoruz. En büyük sanat galerisi Instagram oldu. Hepimizin sanat galerisi var. Diyaloğumuz hep kendimizle. Göz göze bakışmayı kaybettik. Dokumalarda gerçeği arıyorum" diyor.
YENİ BİR TEKNİK DOĞDU
BBC'den kendisine Kraliçe Elizabeth'e hediye edilmek üzere bir portre sipariş edilmiş ancak, uzun süre ses çıkmamış. O sürede de portreyi bitirmiş. Eser önce İngiliz Büyükelçiliği'nde sergilenecek sonra Londra'da ardından da kraliyete gidecek. Kraliçenin dokuma portresini yapan ilk sanatçı olan Neziroğlu, kendi dokumasını kendisi yapan dünyadaki üç kişiden biri. Dokumalarını yazılımla değil Neziroğlu'nun Selfie adlı sergisi 19 Ocak'a kadar görülebilir. kalemle resim yapar gibi yapıyor...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.