Spekülatif saldırı
Bir süredir TL, dolar karşısında değer kaybediyor. Bu durum yılbaşından bu yana baktığınızda yüzde 24.6'yı buldu. Yılbaşında 3.78 TL olan dolar kuru bir ara 4.92'lere kadar çıktı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 17 Nisan'da yaptığı 'erken seçim' açıklamalarından sonra TL, dolar karşısında yüzde 15 eridi. Türkiye'nin makroekonomik göstergelerini incelediğinizde bu durumu açıklayacak teknik bir neden bulmak zor. Küresel piyasalardaki gelişmelerden en çok bizim etkileniyor olmamız da manidar. Ama son dönemde ekonomiye spekülatif bir saldırı yapıldığını söylediğinizde 'komplocu' ilan ediliyorsunuz. Döviz piyasasının üç önemli oyuncusuna sordum. Ortak görüş şu: 1 ayda yüzde 20'leri bulan değer kaybı olağan değil, bu bir spekülatif saldırıdır. İşte aracı kurumların açıklamaları...
A1 CAPİTAL YÖNETİM KURULU BAŞKANI MURAT GÜLER:
Geçmişte de kurlarda yüzde 5'ler civarında ataklara şahit olduk. Ama bunlar belli periyotta süreklilik arz etmiyordu. Bu sefer yaklaşık 1 aya yayılan ve yüzde 20'leri bulan sürekli bir değer kaybıyla karşılaştık.
Enflasyonun mevcut seyrindeki katılık, cari açıktaki yükseliş, döviz kurları ve tahvil faizleri üzerinde yukarı yönlü etki yaratsa da son dönemdeki kur hareketleri olağan fiyatlamaların dışına çıktı.
Merkez Bankası tarafından alınan faiz artırımı ve reeskont kredilerine ilişkin kur sabitlemesi geri çekilmeyi destekler.
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ve Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya'nın yerli ve yabancı yatırımcılarla toplantıları kurlardaki oynaklığı azaltabilir.
Döviz kurlarında makul seviye Merkez Bankası'nın reeskont kredi geri ödemelerinde referans gösterdiği dolar/TL için 4.20 seviyesi. Direnç olarak ise dolar/ TL'de 4.93 kritik eşik olur.
İNVESTAZ GENEL MÜDÜRÜ FATİH YEĞENOĞLU
15 Temmuz 2016 darbe girişimi ertesinde kurda yüzde 6'ya yakın değer artışı yaşanmıştı. 7 Haziran 2015 tarihinde gerçekleşen tek parti hükümetinin kurulamadığı seçim sonuçları sonrasında sert yükselişlere maruz kaldık. 2008 mortgage krizinde de benzer bir tablo yaşamıştık.
Doların son dönemdeki sert yükselişinin arkasında iç ve dış kaynaklı pek çok etken var elbette. Ama elimizdeki makro ekonomik veri setini yansıtmayan bir kur hareketi ile karşı karşıya olduğumuzu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Merkez Bankası'nın attığı adımlar henüz fiyatlara yansımadı. Dolar/ TL kurunda yükselişlerin devamında 4.90 seviyesi kritik ve psikolojik direnç. Geri çekilmeler olması durumda 4.58- 4.54-4.50 önemli destek seviyeleri olarak takip edilebilir. Yatırımcı algısı doğru yönetilirse ilk aşamada dolar/TL 4.40- 4.30 bandına çekilir. Euro/TL kurunda 5.55- 5.60 direnci üzerinde 5.70 ve 5.75 seviyeleri yeniden gündeme gelebilir. Ancak Avrupa bölgesinde yaşananlar nedeniyle euro baskı altında. Kurda düşüşler halinde 5.46-5.43 ve 5.40 seviyelerine gerileme potansiyeli oluşabilir.
Sayın Mehmet Şimşek ve Murat Çetinkaya'nın Londra'daki yatırımcı görüşmeleri Türkiye'nin uluslararası piyasalarda etkinliğinin geri kazanımı açısından kritik öneme sahip. Burada yatırımcı güveninin yeniden tesisiyle yeni bir hareket olma olasılığı ortadan kalkabilir. 7 Haziran'daki Para Politikası Kurulu toplantısı da kur üzerinde etkili olabilir.
Piyasada faiz artışı konusunda bir süredir beklenti olduğu için geç kaldığı algısı oluştu.
GCM MENKUL GENEL MÜDÜRÜ ALPER NERGİZ
Bu, piyasa oynaklığının çok yüksek olduğunu ifade ediyor.
Kurdaki oynaklığı dikkate aldığınızda döviz kuruna karşı spekülatif atak yapıldığını söyleyebiliriz.
İçeride döviz kuruna spekülatif ataklar devam ettiği için Merkez Bankası faiz artırımından sonra reeskont kredilerinde de dolar kurunu 4.20'ye sabitledi. Bu kurun makul değeri için önemli bir referans olabilir. Dolar/TL fiyatlamasında teknik olarak 4.57 seviyesi üzerinde hareketin devam etmesi durumunda 4.81 seviyelerine doğru ataklar beklenebilir. Euro/TL tarafında ise Avrupa Merkez Bankası'nın faiz artırım beklentilerinde öteleme euro para biriminin küresel çapta değer kaybetmesine neden oldu. Euro/ TL paritesinde 5.30-5.40 bandı üzerinde fiyatlama ile hareketler 5.60 ve 5.80 seviyelerine doğru yakınsama beklenebilir.
Merkez Bankası'nın kur oynaklığına karşı aldığı proaktif önlemler ile döviz kurunda oynaklık dengelendi. 7 Haziran'da Para Kurulu'ndan da bir hamle daha bekleyebiliriz. Bu bağlamda kurda yeni bir atak görme olasılığımız düşük. Sayın Mehmet Şimşek ve Murat Çetinkaya'nın Londra ziyareti de yatırımcıların algı değişikliği için önemli.
Önce sözlü müdahalede bulundu. Piyasa ikna olmadığı için faiz artırımı yaptı. Merkez, makro dinamikleri değerlendirirken sadece döviz kurunu dikkate almıyor. Faiz unsurunun borçlanma maliyeti/ istihdam ve büyüme dinamiklerine verebileceği negatif etkileri de hesaplıyor. O yüzden uygun zamanda ve uygun oranda müdahale oldu.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.