DİLEK GÜNGÖR

Babacan devri bitti, yaşasın Keynes!

Fox'un kadrolu ekonomisti dün yine ekrandaydı.
Sabah sabah ne dediğini dinleyim, dedim.
Yıllarca Ekonomi Bakanlığı ve Başbakan Yardımcılığı yaptığı dönemlerde yüzüne bakmadığı dar gelirlileri, işçileri, ücretli çalışanları bir savunuyor ki, sormayın.
Duyan da toplumun ihtiyacı olan kesimlerini çok önemsediğini, sosyal politikaları tüm hayatı boyunca benimsediğini filan sanır.
Belki birçoğunuz kendisinin bakanlık yaptığı dönemleri unuttunuz.

***

Hatırlasınıza...
IMF mektuplarından övünerek bahsederdi.
Bir bakardık, içinde emekçilerle ilgili yıkım dolu maddeler çıkardı.
Fon sufleyi verirdi, kendisi hemen Türkiye'de ikna turlarına başlardı.
"Kamu çalışanlarının maaşını kıs" denilirdi, işçi ve memur maaşları arasındaki farkın azaltılması gerekçesiyle ücretlerde tırpanlamaya giderdi.
"Memur sayısını azalt" emri geldiğinde, hemen tasfiyeye başlardı.
"Orayı burayı özelleştir" diye direttiklerinde, ikilemez yapardı.
Zannedersem, o günkü söylemlerini iyi bilenler, bugün söylediklerini kale almıyor.
Üstelik, gelişmeleri izliyorsanız, koronavirüs sonrasında dünyanın başka bir yere evrildiğini de görüyorsunuzdur. Artık Ali Babacan'ın temsil ettiği değerlerin sonuna gelindi.

***

Dünyada piyasacı paradigma yıkılıyor. Klasik iktisat teorilerindeki 'fiyat-ücret esnektir', 'devletin ekonomiye müdahalesi gereksizdir', 'faiz esnektir, faiz haddi mal piyasasında yatırımlar ve tasarruflar tarafından belirlenir', 'devlet para basarak ekonomiyi iyileştiremez' gibi temel dayanakların hepsi birer birer yıkılıyor. Bireyciliğe, kişisel çıkarlara ve rekabete dayanan sistem çöküyor.
Ülkelerin aldıkları önlemlere bakın!
ABD gibi kapitalizmin dibinde yaşayan bir ülkede devlet 3M firmasının maskelerine el koyuyor, ülkeler birbirine giriyor. Trilyonlarca para basılıyor. Piyasaların 'sihirli eli' savı bitiyor. Bütçe dengesinden herkes taviz veriyor.
1929 Buhranı sonrasında ortaya çıkan Keynesyen ekonomi politikalarına doğru gidiş var. Özel sektördeki dengesizlik devlet müdahaleleriyle giderilmeye çalışılıyor. Maliye politikası araçları (harcama ve vergi politikaları) savunuluyor. İşsizliğin ekonomik bir sorun olduğunu herkes kabul ediyor.
Ekonomi zayıfladıkça devletler müdahale ederek canlandırıcı hamleler yapıyor.
Velhasıl, Babacan gibi sermayenin ya da piyasanın kurtarıcı iktisatçıları için alarm zilleri çalıyor...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.