Bir dokun, bin ah işit...
Başlangıçta "Şehit Aileleri Derneği" olarak kurulan, sonra adını "Vatan İçin Canverenler"e çeviren derneğin yöneticileri ile yaptığımız görüşmenin bir bölümünü dün yazmıştık.
Derneğin "kurucularından" Mehmet Gencer "Kürt açılımı-Demokratik açılım" konusunda dedi ki:
Başka evlatlar ölmesin.
Mehmet Gencer:
- Kürt kardeşlerimiz Kırıkkale'de, Ankara'da, İstanbul'da, Bursa'da, yurdun her yerinde kendi işlerini kuruyor, huzur içinde yaşıyorlar... Yalan mı?
Mehmet Gencer devam etti:
- Ama ben yarın Şırnak'ta, Silopi'de, Beytüşşebap'ta, Eruh'ta bir bakkal dükkânı açmak istesem... Acaba belediye ruhsat verir mi?.. Rahatça iş kurabilir miyim?.. Yalan mı?
Dernekte Havva Teyze de (Kırık), Ali Amca da (Döveroğlu), ötekiler de (Mümtaz Torunlu, Ali Kılıç, Mete Demirbaş, Kamil Atik) bir şeyi yazmamızı ısrarla istediler:
Vedalaşmak için ayağa kalktığımızda Mehmet Gencer kolumuzdan tuttu:
- Sayın yazarım... Söylediklerimizin tek bir kelimesi yalan mı?
Gördük ki onlar "hallerinin, hatırlarının sorulmasını, sözlerinin dinlenmesini" bekliyorlar.
Ziyaret edip "haliniz nicedir" diye sormamız bile onları "inanılmaz ölçüde mutlu etti."
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.