Havada bulut, açılımı unut
Açılım... Sözü bile kitleleri etkilemişti. Heyecan vermişti.
Ümitleri yeşertmişti. Ama gelinen noktada, Namdar Rahmi'nin dediği gibi;
"Selvi gibi ümitler döndü birer iğdeye,
Geçti Bor'un pazarı, sür eşeği Niğde'ye."
Önce Habur'da zafer kutlamaları (!)
Sonra İstanbul'da otobüs yakmalar.
Ankara'da meydan okumalar: "Dağa çıkarız ha!.."
Ve Tokat'ta 7 şehit.
Eeee, "fotoğraf" buysa;
"Havada bulut,
Açılımı unut."
CHP-MHP muhalefeti, iktidara dönecek, "nasıl da engelledim, gördün mü" diyecek. İktidar, muhalefete dönecek, "açılım sürecek" diye yanıt verecek.
Ama sonra ne olacak?
Hiçbir şey.
"Açılım adına" belki bir iki yasa değişikliğine gidilebilir...
Bir iki "yeni uygulama" gündeme gelir.
Hepsi o kadar.
Ne bir "büyük açılım paketi..."
Ne de "köklü Anayasa değişikliği..."
Bunlar artık "hayal."
Siyaset defterinin "açılım sayfası" için "erken kapandı" sözünü söylerken...
Biraz "erken mi" davranıyoruz?
Bilemiyoruz... Belki... Ama "ortamı... Havayı... Ankara'yı" böyle kokluyoruz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.