Ağır işitme hastalığı

Cemal Kutay'ın kitabında (Atatürk Bugün Olsaydı) ilginç bir anekdot var... 447'nci sayfada... Özetleyelim. Edouard Herriot (eski Fransa Başbakanı) Şark Ekspresi ile Türkiye'ye gelir.
Edirne'de Dışişleri Bakanlığı Genel Sekreteri Numan Menemencioğlu ile Protokol Genel Müdürü Fuat Abbüsselam tarafından karşılanır.
İkisi de ağır işitmektedirler.
İlk durak İstanbul.
İstanbul Valisi Muhittin Üstündağ'ın kulağı da aynı... Ağır işitiyor.
Fransız konuğu, Ankara garında, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Hikmet Bayur karşılar.
O da kulağı ağır işitenlerden.
Ve Başbakan İsmet İnönü ile görüşür.
İsmet Paşa'nın kulağının ağır işittiği herkesin malumu.

Edouard Herriot sanır ki "ağır işitmek Türkiye'de yaygın bir hastalık."
Çankaya'ya çıkıp da "yüksek sesle" konuşmaya başlayınca, Atatürk gülümseyerek der ki:
-Ekselans!.. Bağırmadan konuşabilirsiniz.
Eski Başbakan "bu olaya" anılarında yer verir:
- Çankaya'da öyle biri oturuyor ki, çoklarının duymasına ihtiyaç bırakmıyor.
Avrupa'ya Türk göçünün 50'nci yılında hâlâ "verilmeyen haklarımız" var.
AB Adalet Divanı'nın "Türkler lehine" aldığı ve bir türlü uygulanmayan kararlar var.
Konu uzun... Var oğlu var.
Ve Türk'ün hakkı hukuku gündeme gelince de, Avrupa'da hemen yaygınlaşan bir "ağır işitme hastalığı" var.