Bir siyaset dersi

Kamran İnan... Eski senatör... Eski milletvekili... Eski bakan.
Menderes ile birlikte Yassıada'da yargılanan Demokrat Parti milletvekili Selahattin İnan'ın oğlu.
Geçen yıl toprağa verdik.
Dostumdu... Saygın bir devlet adamıydı.
1978'de... Adalet Partisi'nin büyük kongresinde... "Süleyman Demirel'in karşısına çıktı."
İşte o dönemde... "Fısıltı gazetesi" etrafa bazı "Yakışıksız şeyleri" yaymaya başladı.
"Eşi İsviçreli" denildi... Doğruydu... Kamran Bey "Cenevreli Annette" hanımla evlenmişti... Eşi Müslüman olmuş ve Yasemin adını almıştı.
"Annesi Ermeni" denildi... Doğruydu... Kamran Bey'in babası, Ermeni tehciri sırasında kurtulan bir Ermeni kızıyla evlenmişti... Kız, Müslüman olmuş ve Mecbure adını almıştı.
Kongre öncesinde... Genel Başkan Demirel "Çevresine" talimat verdi:
- Kamran Bey dava arkadaşımdır... Muhterem annesi ve yakından tanıdığım sayın eşi üzerinden Kamran Bey'i kimse yıpratmaya kalkmasın... Kimse siyaseti çirkinleştirmesin ve kongreye gölge düşürmesin.
Kongrede Demirel ile İnan "Centilmence" yarıştılar.
Süleyman Bey "Kazandı", Kamran Bey ise "88 oy aldı."
1978'in üzerinden 38 yıl geçti... Ama birileri "Ana baba... Soy sop üzerinden" insanları yaralama hastalığından vazgeçemedi.