“Altına hücum” gibi

Bulgarlar "kimlikle" giriş yapıyorlar... Yunanlılar "pasaportla."
Ekonomik durumu iyi olanlar Perşembe akşamından geliyorlar... Diğerleri Cuma günü.

Kimi "otobüsle" geliyor... Yüzlerce otobüs.
Kimi "özel aracıyla." Binlerce otomobil.

Ve... "Altına hücum" misali... "Pazarlara hücum" başlıyor.
"Ulus Pazarı" ana baba günü... Hani ne derler "İğne atsan yere düşmez."

Türkçe, Yunanca, Bulgarca... Onların bir kısmı "bizim dilimizi" öğrenmiş... Çat-pat.
Bizim esnaf... "Yunanca'yı, Bulgarca'yı" sökmüş... Çat-pat.

Alışveriş rüzgârı... Hayır hayır... Rüzgâr hafif kalır "alışveriş fırtınası."
"Ekonomik kriz" mi dediniz? ... Geçiniz... Edirne, "altın günlerini" yaşıyor.

***

EŞOFMAN
En çok satılan ürünlerden... Marka marka.
Adidas... Nike... Puma... Slazenger... Lacoste... Madmext... Marka çok.

Fiyat "27 leva."
Türk lirası olarak... "250 lira."
İsterseniz "dolar" verin... Ya da "euro."
"Kredi kartı" da geçerli.

***

"KOMŞİ, KOMŞİ"
Yaşar Önel ile birlikte... Kalabalığın içindeyiz... Millet birbirini eziyor.
Esnafın biri... "Bulgarlar olmasa halimiz dumandı" diyor.

Yunanistan'dan gelen müşteri... Esnafın sözüne alınıyor... "Komşi, komşi... Ayip oluyor" diyor.
Esnaf... Sözünü düzeltiyor:
- İyi ki komşularımız var... Bulgar... Yunan... Piyasayı şenlendiriyorlar.

***

BAVUL TİCARETİ
Çanta... Seç, beğen, al... Pazarlık yok... Tek fiyat... "120 lira."
Kimi... Louis Vuitton alıyor... Kimi Gucci.
Dior... Chanel... Fendi... Hermes... Bulgari... Calvin Klein... Valentino... Chloe... "Yok yok... Dünya markaları burada."
"2-3 çanta birden" alan da var... "8-10 çanta" alan da.
Bir kısmı "bizden" alıyor, "memleketine" götürüp satıyor... "Bavul ticareti."

***

ANKET
Ulus Pazarı... Saraçlar Caddesi... Çilingirler Çarşısı... Anket... Seçim... Siyaset... Gündem.
Kuyumcu... "Ne seçim, ne siyaset" diye söze başlıyor:
- Gündem... Bulgar ve Yunan dopingi.
Kitapçı Mustafa Yaman:
- Siyaset... Laf yarışı... Bunlar karın doyurmuyor... Karnımızı komşu bereketi doyuruyor... Hele de Bulgarlar.

***

"BAKLEVA"
Tepsi tepsi alan çok... Paket paket alan da... "Komşular" baklavaya bayılıyorlar... Bulgar "baklava" diyemiyor... "Bakleva" diyor.

"Komşu" Türkiye'de alışverişi bitiriyor... Mutlu... Arabasına biniyor... Gaza basıyor... Son sürat.
"Radara" yakalanıyor... Bulgaristan'da.
Polise bir kutu "Bakleva" veriyor... Yola devam... Alan memnun, veren memnun... Trafik cezası unutuluyor.

***

BATTANİYE "REKORA KOŞUYOR"
Havalar soğudu... Kış yaklaşıyor.
Yorgan satışı... Battaniye satışı... Her geçen hafta artıyor.
"Marka" battaniye... Tek kişilik "300" lira... Çift kişilik "500."
- Battaniyeci... İşler nasıl?
- Çok şükür... Allah devlete, millete zeval vermesin... Bulgar, Yunan piyasaya ferahlık getirdi.
- Siyasete, seçime ne diyorsun?
- Günü gelince gider oyumuzu veririz... O zamana kadar işimiz gücümüz çalışmak... Çalışmayana ekmek yok.
Yorgan... Battaniye... Kışlık giyim... Piyasanın "en rağbet gören ürünleri."

***

KAPIŞ KAPIŞ
İster inan, ister inanma... Tanığımız "Afiş... Direğe asılı... Fotoğrafını çektik."
"Marka" giyim... Erkek.

"Donunuza" kadar... Takım elbise... Yelek... Gömlek... Deri ayakkabı... Kravat... Kemer... Çorap... Don.
2 bin 500 lira... Üstelik "5 taksit."
Yunanistan'da... Bulgaristan'da... "Bu paraya" almak mümkün mü?
Bir alan... Bir takım daha alıyor... "Kapış kapış."

***

KOMŞU SOHBETİ
Bulgarlar ile konuşuyoruz... Tercümanımız "Türk esnaf."
Bulgar... "Türkçe-Bulgarca karışık" konuşuyor.
"Türkiye kardeş... Akraba... Komşu" diyor.
Yunan... Eskiden çok rahatmış... Şimdi biraz çekingen... Bizim esnaf sıcak davranıyor... Yunan rahatlıyor:
Esnaf:
- Yok senin suç günah... Suyu bulandıran sizin başbakan.
Yunan:
- Var komşi lazim... Komşi komşudan alacak tuz... Siz diyor komşi komşinin tuzina muhtaç.
Unutmadan... Yunanca ya da Bulgarca öğrenmek isterseniz... Edirne'de, "kurslar" var.
Kurs rağbet görüyor.
Bizimkiler, "komşuların dilini" öğreniyorlar... "Komşular" da Türkçeyi.

***

EDİRNE "UÇUYOR"
Pazar sabahı... Otelde kahvaltı... Kalabalığız... Masamızda Ertuğrul Irkıçatal da var... Kapıkule Gümrük ve Turizm İşletme Müdürü.
Soruyoruz:
- Dün öğleden sonra kaç araç geldi? Bulgaristan'dan... Yunanistan'dan.
-150 otobüs... 2840 otomobil.
Ve... Çarşıya çıkıyoruz... Yürüyerek.
Sağımız solumuz "yabancı plakalı" araç dolu.
Edirne, "uçuyor", Edirneli "mutlu."
Bitmedi... Edirne'den anlatacağımız daha pek çok şey var... Yarın devam edeceğiz.