YAVUZ DONAT
24 Mart 2025, Pazartesi

Caminin mumunu yiyen kedinin gözü kör olur

Diploma olayı çerez. Siyaseten yıpratır, Cumhurbaşkanı adaylığını etkiler, küçük düşürür, o kadar... Arada başkaları da yandı, o ayrı konu.
"Büyük turp" ise öteki olay... Yenir yutulur gibi değil... Bağırıp, çağırmakla üstünü örtmek zor.
Rüşvet... Yolsuzluk... İrtikap... Kara para... Sahtecilik... Çete... Örgüt... Usulsüz bağış toplamak... Paravan şirket... Nitelikli dolandırıcılık... Naylon fatura... İhaleye fesat karıştırmak... Hayali işler... Terör örgütü liderliği ve üyeliği.
Ve dün sabah... Yargı kararı tutuklamalar... Serbest bırakmalar.
Ekrem İmamoğlu... Tutuklananlar içinde.
Yargıya güvenelim... Vandallık... Milleti sokağa çağırmak... Kırıp dökmek;
Siyaset de değildir... Hiçbir sorunun çaresi de değildir.

***

KIRMIZI ÇİZGİ
Olay... Senin partin, benim partim, yandaş, fondaş, yoldaş, kardaş, arkadaş, nefret, sevgi, sempati, antipati olayı değil.
Haram lokma yiyen, devletin kasasından beslenen, tüyü bitmemiş yetimin hakkını cebine indiren;
"İki cihanda da hesabını versin."
Kim olursa olsun... İsterse imamın oğlu... İsterse paşanın, beyin, vekilin, ağanın oğlu... İsterse babamın oğlu olsun.
Eğer... Kul hakkı yediyse... Hesap sorulsun.

***

İNDİRİMLİ SATIŞLAR
Savcılık makamı, indirimli satış gününün dükkânı gibi.
Birbirini satan satana.
Dünkü dostları için ihbarda bulunan bulunana.
"Burası Türkiye, bizde adet böyledir."
Çok gerilere... Menderes, Demirel, Özal dönemlerine gitmeye gerek yok... Yakın geçmişten söz etmek yeterli.
Hatırlayalım... Kemal Kılıçdaroğlu, Gandhi'ye benzetilmedi mi?
Hatta... "Kemal Atatürk'e" bile.
Ya sonra... Aynı Kılıçdaroğlu hakkında neler söylendi?
Küfürler... Hakaretler... Ölmeden mezara gömülmediği kaldı.
Bir Mısır atasözü var... Hiç unutmam:
"Boynuna ip bağlandığında, seni sürüklemeye bir sürü gönüllü çıkar."

***

KASADAKİ PARA
Günlerdir gazetelerde yazılıyor, televizyonda anlatılıyor... İsim verilerek.
Operasyon... Evdeki kasada çıkan para... 40 milyon lira.
İşyerindeki kasada çıkan... 1 milyon 300 bin dolar.
Bu para bankaya yatırılsa... Günlük faizi... 83 bin 276 lira.
Ayda 2.5 milyon lira.
Böyle getirisi olan bir parayı kasada tutan insanın deli olması lazım.
Deli olmadığına göre... Düşünün artık... Rüşvet parası mı? Kara para mı?
Yakında öğreniriz.

***

SADECE
İstanbul operasyonunu... Yüzlerce milyonluk ihaleleri... İddiaları... Gözaltına alınmaları bir yana bırakalım... Ve "Sadece" diyerek, bir çift söz edelim:
Belediyelerin... Kaldırım yapma... Çiçek dikme... Ve konser işlerindeki yolsuzluklar önlense... Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in eli rahatlar.
Emekli maaşları da artar... Emeklilere verilecek bayram ikramiyesi de.

***

TARİHİ TUTANAKLAR
Kurtuluş Savaşı dönemi... Gazi Meclis toplanıyor... 11 Kasım 1920.
Konu yolsuzluklar.
Mali Kanunlar Komisyonu raporu genel kurulda okunuyor.
Öneri:
"İrtikap, irtişa ve ihtikar yoluyla (hileyle, rüşvetle, vurgunculukla) servet edinenlerin, parasına ve gayrimenkullerine el konulması için kanun çıkarılması."
Meclis'te... Konu üzerinde konuşmalar yapılıyor.
Sonra... Öneri oya sunuluyor.
Ve... Reddediliyor.
(Meclis 1. Dönem Zabıt Ceridesi: C.5-Sayfa 351-352)

***

BAĞ... APARTMAN... OTOMOBİL
Birinci Meclis tutanaklarından... 11 Kasım 1920... Kürsüde Besim Atalay... Kütahya Milletvekili:
"Aksaray'da bir kaymakam var... Bir bağ, bir apartman edindikten başka 20 bin lira da çalıyor... Bu herif bugün İstanbul'da mağaza açmış, ticaret bile yapıyor."
Konuşma uzun... Besim Atalay, başka örnek de veriyor.
Sonra... Canik Milletvekili Nafiz Bey söz istiyor:
"Bendeniz de bir şube reisinin İstanbul'da 200 bin liraya bir apartman aldığını ve halen orada otomobillerle gezdiğini gördüm."

***

1920-2025... "AYNI BEKLENTİ... AYNI İSTEK"
Tutanakların tamamını yazmaya kalksak... Yerimiz yetmez.
Ama... Kütahya Milletvekili Besim Atalay'ın şu sözlerini bugüne taşımamız da şart:
Hırsızlıkla zengin olan bu gibi hainlerin, namussuzların cezalarının verilmesini bekliyorum.
Büyük Millet Meclisi Hükümeti, halkın ruhunda büyük bir yer tutmak istiyorsa bunların cezasını versin.
Bu gibileri araştıralım, arayalım, bulalım ve ellerinden çaldıkları paraları alalım.
Bu sözlerin yüce Meclis'te söylendiği tarih... 11 Kasım 1920.
Aradan tam 105 yıl geçti.
Besim Atalay'ı rahmetle anıyoruz... Ve onun söylediği gibi;
Hırsızlıkla zengin olan hainlerin, namussuzların hesap vermesini... Çaldıkları paranın ellerinden alınmasını bekliyoruz.

***

SİYASET... MEYDAN OKUMAKTIR
Seçim... 15 Ekim 1961... Demokrasiye dönüş... İsmet İnönü Başbakan.
Meclis... Başbakan İnönü, Hükümet Programı'nı okuyor... "Reformlar yapacağız" diyor.
Bir milletvekili laf atıyor:
"Sen ancak kardeşlerine reform yaparsın."
İsmet Paşa... Meclis Başkanı'na dönüyor... Ve meydan okuyor:
Namuslu bir milletvekili bana laf attı... Namusludur... Zira milletvekilidir... Bu Meclis'te yemin etmiştir.
Sayın Başkan... Zaman aşımına sığınmaksızın, bütün siyasi hayatımı içine alan bir Meclis araştırılması açılmasını istiyorum.
Budur... Siyaset de budur... Meydan okumak da budur.
Nokta.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.