‘Seçim sonrası’ giderek gündeme ağırlığını koyuyor
2023 seçimleri birden fazla özelliğiyle en özgün seçim olarak siyasi hayatımızdaki yerini almaya aday. Fiilen en uzun kampanya dönemine sahip olmasının yanı sıra seçim sonrasının da en fazla konuşulacağı ve tartışılacağı seçimler olacağı anlaşılıyor. Ebette çok partili hayata geçişten bu yana her seçimin çok kritik olduğu söylendi. Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ülkemize yaşattığı yaklaşık yirmi yıllık siyasi dönüşümün geriye doğru baktığımızda "istisnai" olduğu açıktır. En büyük kazanım da siyasetin ve siyasetçinin birincil belirleyici aktör haline gelmesidir. Türkiye'nin 2023 sonrasında nasıl bir ülke olacağına karar vermek artık siyasetçilerin elinde. Sözgelimi siyasal sistem değişikliği önerebilir ve gerekli seçmen desteğini alır ve Meclis'te gerekli milletvekili sayısını temin ederseniz bu önerinizi hayata geçirirsiniz. Örnekler çoğaltılabilir. Bir zamanlar "yüksek siyaset" denilen (güvenlik başta olmak üzere) konularda yeni politikalar hayata geçirebilirsiniz.
***
***
Basit. Seçmen hâlâ muhalefette 2023 sonrasında Türkiye'yi taşıyabilecek bir alternatif göremiyor. "Bir hikâye gerekli" ya da "çılgın proje lazım" diye akıl verenler bunun ziyadesiyle farkında. Uluslararası sistemde artan belirsizlikler ve Türkiye'nin etrafında devam eden sorunlar halkımızın zihninde "seçimden sonra ne olacak?" sorusunu öne çıkarıyor. Ülkemizin kritik konularında ne yapılması gerektiği hususunda uzlaşması mümkün olmayan 6 artı 1 muhalefetin bu hali güven oluşturmuyor. Parti siyasetinin sert polemikleri olmasa da muhalefetin kazanması durumunda "Türkiye'nin 2023 sonrasında nereye gideceği konusu" belirli bir seçmen grubunda beka kaygıları doğuruyor. Parti siyaseti-dış politikaekonomi denkleminde "siyasetin önceliğinin" ne anlama geldiğini en iyi bilen lider olarak Erdoğan'ın 2023 seçimlerinde kazanma imkânı çok fazla.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.