500 yıldır unutulmayan hükümdar
Selim'in doğu ve güneydeki tehlikeleri ortadan kaldırması, Kanunî Sultan Süleyman'ın Avrupa'ya karşı rahat hareket edebilmesini sağladı. Bu gelişmeler sayesinde de Türkler, 16. yüzyılda Afrika'nın ve Avrupa'nın bugüne kadar gelen siyasi ve dini çehresinin oluşmasında önemli rol oynadı. Kuzey, Orta ve Doğu Afrika'nın sömürgeleşmesini, Hiristiyanlaşmasını ve Endülüs Müslümanları gibi yok olmasını engellediler. Döneminin bazı tarihçileri tarafından "hilafet tahtının sultanı" olarak zikredilmesine rağmen devletin resmi belgelerinde büyük bir mütevazilikle "hâdimü'l-Haremeyn" ünvanını kullanan Yavuz Sultan Selim'i en iyi Şeyhülislam ve tarihçi İbn Kemal'in şu mısraları anlatır: Az zaman içre çoğ iş itmiş idi / Sâyesî olmuş idî âlêm-gîr / Şems-i asr idi asrda şemsin / Zıllı memdûd olur zamânı kasîr (Devletin başında bulunduğu kısa müddet içerisinde yaptığı büyük işler sayesinde gölgesi cihanı kaplamıştı. O bir ikindi güneşi idi, zira ikindi güneşinin aydınlığı kısa fakat gölgesi uzun olur).
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.