İzmir'den CHP notları
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, iki gün İzmir'deydi. Gezinin görünen değil de, perde gerisindeki tarafından, bazı izlenimlerimizi aktaralım. Ziyaret ettiği yerlerde yoğun ilgi gören Kemal Kılıçdaroğlu, İzmir'deki programı çerçevesinde, dün Ege Bölgesi Sanayi Odası'nın düzenlediği toplantıya katılarak, İzmir iş dünyasının temsilcileriyle bir araya geldi. Bu organizasyon, kulislerde bazı CHP'liler arasında, 'eleştirel' bir 'dedikodu fısıltısına' neden oldu! Kılıçdaroğlu'nun İzmir gezisinde, daha geniş tabanlı bazı kurumlar ve sendikalar yerine, öncelikle Ege Bölgesi Sanayi Odası'nın organizasyonuna katılmayı tercih etmesiydi eleştirilen! Doğrusu 'objektif' değil, 'subjektif' bir eleştiriydi bu! Çünkü ana muhalefet partisi liderinin, üstelik etkin bir sanayi odasının düzenlediği toplantıya katılmasından, kendisini iş dünyasına ifade etmeye çalışmasından, daha doğal bir girişim olamaz. Bu durum, yine aynı partinin liderinin; sendikalar, esnaf odaları ve diğer sivil toplum örgütleriyle, yoğun iletişimde olmasına da engel değil. Hepsi birbirinden ayrı platformlar, hepsinin ayrı önemi var. Bu yaklaşım, günümüzde sadece CHP değil, tüm siyasi partiler için geçerli.
Belki de CHP'nin hep renkli görüntülere sahne olmasının nedeni bu. Çünkü herkes 'en üst düzeyde politika yapma' isteğinde! Ama Kılıçdaroğlu'nun yaklaşımlarından, İzmir'de de milletvekili adaylıklarının bir bölümü için 'tam üyeli önseçimin' gündeme geleceği anlaşılıyor. Bu aşamada, 18 Aralık'taki kurultay atlatılmadan, CHP'de suların durulmasını beklemek saflık olur. Kurultaya kadar tüm çizgiler, farklı beklentiler içinde.
'Blok', 'çarşaf' liste tartışmaları sürerken; Önder Sav ve ekibi, kurultayda ne kadar etkin olup olamayacağının, aritmetik kavşağında. Kemal Kılıçdaroğlu'nu destekleyen Deniz Baykal'ın ise parti meclisinde hangi isimlerle, ne ölçüde temsil edileceği,ayrı bir merak konusu.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.