İnadına barış, inadına kardeşlik!
Bazıları burun kıvırsa da Çözüm Süreci bu ülkenin en kıymetli, en tarihi ve insani projesi. Kürtler bu vatanın öz evlâtları ve Türklerin de din kardeşi. Sosyal medyada "Kürtlere ölüm" ve "Lice intikamı" başlıklı-içerikli yazılar var.
İkisinin ortak özelliği, ruhsuz ve kökü dışarıda fitne olmasıdır. Bu mesele Türk-Kürt meselesi değil. 30 senedir o kadar ölüme rağmen de terör toplumsallaşamadı zaten. Türklerin ve Kürtlerin yok hiç bir farkı birbirinden. Bin yıldır da olmadı.
Fakat enteresan bir şey oldu. Düne kadar "Lice'ye de kurşun" isteyenler aniden "Diren Lice" demeye başladı.
Fakat devletin, bakanların ve sağduyulu kesimlerin dışında kimse anaların sesini duymuyordu. Solcu, ulusalcı, Gezici, Kürt ve Türk milliyetçisi, liberal solcu geçinenlerin hepsi sessizliğe gömüldü.
Halbuki kardeşçe yaşamaktan başka bir çaremiz yok.
Kürt kardeşlerimiz de iyi biliyor ki barıştan başka yol yok. Olsaydı 30 yıl boyunca bu yolu görürdük. Madem barışa giden yolu el ele başlattık, elbirliğiyle de tamama erdireceğiz.
Bu ülkenin barış ve huzur dolu geleceği için barışmak, kardeşçe birlikte yaşamak mecburiyetindeyiz.
Ama bu millet artık gerilime, çatışmaya, provokasyona şerbetli.
Kanmıyor kimse artık en sinsi hareketlere bile.
Bu süreci tamamına erdirecek olan da barışa son mührü vuracak olan da onlardır.
Analar bir eline geçirse bu provokatörleri inanın sopayla kovalar…
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.