Türkiye'nin ilk "butik" televizyonu

BUTİK otel görmüştüm ama "butik televizyon"a ilk kez rastladım. Cumartesi günü yeni spor kanalı Telesport'a hem hayırlı olsun ziyaretinde bulunmak hem de Spor Cafe programına katılmak için binalarındaydım. Üzerinde Telesport yazan kapıdan içeri girdiğimde az daha "yanlış geldim" diye geri dönecektim. Zira içinde bulunduğum mekân bir restoran/ kafeterya idi. Görevli arkadaşlar yetişip de "Buyurun Yüksel Bey" demeseler, vallahi dönüp, gidecektim. Meğer geceleri müşterilerine hizmet veren mekânın bir bölümünden gündüz televizyon yayını yapılıyormuş. Canlı yayında çay, kahve hatta yemek servisi serbest. Türk-Rus ortak sermayesiyle kurulan kanal şimdilik sadece uydu üzerinden yayında. Ama çok yakında Digitürk platformuna geçecek ve kablolu TV'den de yayınlanacak. Telesport'un asıl farkı, yayıncılığında. Benim bulunduğum programda İtalya'daki ölümle sonuçlanan şiddet olayları ve Türkiye'deki yansıması tartışıldı. Serie A'nın önde gelen teknik direktörleri de canlı yayına telefon bağlantısıyla katıldı. O hafta konuyla ilgili izlediğim en doyurucu spor yayınıydı. Bunu sadece "kafenin servisi" için söylemiyorum. Bugün de saat 11.00'de aynı mekândayım. Tabii ki servisten çok memnun kaldığım için değil. Bu kez TSYD Başkanı Onur Belge'nin programında şiddetfutbol- televizyon üçgeninde yaşananları yorumlamak için. Televizyondaki spor programlarının fiks mönüsünden sıkılanlara Telesport'un özel mönüsünü tavsiye ediyorum.