YÜKSEL AYTUĞ

Türkiye'nin havası, barut-fişek sahası!

Düşünüyorum da, Müge Anlı eğer atv'deki programı "Tatlı Sert"i İsviçre'de, Hollanda'da, Belçika'da yapmaya kalksaydı ne olurdu? Tabii ki işleyecek bu kadar çok polisiye olay bulamayacağı için daha ikinci bölümde "pes" ederdi... Ama bizde öyle mi? Müge her gün bir cinayet, bir-iki kaçırılma, birkaç taciz ve tecavüz, bir o kadar kayıp olayının içinden çıkmaya çalışıyor. Bazen programın trafiği öyle yoğun oluyor ki, saatlerce derdini anlatmak için stüdyoda bekleyen vatandaşa "Kusura bakmayın, bugün süremiz yetmedi, yarın inşallah" deniliyor. Geçenlerde El Cezire televizyonunda söylendi. Türkiye'de bin çocuğun kayıp olduğu anlatıldı. Geçen hafta da ünlü profesörlerden biri, canlı yayında yine bin çocuğun kayıp olduğunu telaffuz etti. Bin çocuk... Dehşet verici bir sayı... Hepsinin aileleri sırayla Müge'ye başvursa, 5 yıllık program garanti! Evet, Müge pek çok derde deva oluyor, kayıpları buluyor, cinayetlerin sır perdelerinin aralanmasına yardımcı oluyor. Bu özverili çalışmasıyla da bu köşeden sıkça alkış alıyor. Ama içimdeki kaygının büyümesini engelleyemiyor. Her sabah atv'yi açanlar benzer görüntülerle karşılaşıyor. Kayıp bir çocuk, esrarengiz bir cinayet, iğrenç bir ensest ya da istismar ve türlü vahşet... Giderek bu insanlık suçları sıradanlaşıyor. Ekran başındakiler, insani duyarlılıklarını yitirmeye başlıyor. İnsanlar gün gibi "gerçek" olayları, "Bakalım bugün kim kimi öldürmüş?" diyerek "dizi tadında" (!) izlemeye koyuluyor. Vahşetin, cinayetin, psikopatlığın istemeden "sıradanlaştırılmasına" tanık olmak yüreğimi acıtıyor. Bu toplum için en büyük tehlike; "cinayetin, kanın, sapıklığın" günlük hayatta karşılaşılan "sıradan" olaylar haline gelmesi... Bu garip soğukkanlılığı ve metaneti genelde stüdyodaki kurban yakınlarının yüzlerinde de görüp, şaşırıyorum. En ürkütücü detayları bile büyük soğukkanlılıkla anlatıyorlar. Sadece Müge mi? Gündüz kuşağında polisiye olay kovalayan pek çok program var. Haber bültenleri, diziler, filmler, internet oyunları, çizgi filmler de şiddetin egemenliği altında. Adamın bir elinde sigara, diğerinde tabanca var. Sigarayı mozaikliyoruz, ölüm kusan tabancaya dokunmuyoruz. Türkiye'nin havası, temiz hava sahası! İyi güzel de, ya üzerimize sinen barut kokusu?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.