Parmaklıklar Ardında "Gül"ler açtı
ZEYNEP ERONAT: İlk karşılaşmamız öğlen yemeğinde Hayrünnisa Gül ile oldu. Yemekte yan yana geldiğimizde beklediğimden daha genç, uzun boylu ve ince göründüğünü söyledim. Gerçekten daha farklı mı göründüğünü sordu ve "Sandığınız kadar genç değilim, yakında anneanne olacağım" dedi. Kendi yurtiçi/yurtdışı seyahatlerinden bahsetti. Özellikle Bangladeş seyahatinden çok etkilendiğini söyledi. Türk bayrağının belli bir standart ölçüsü olmadığından veya uygulanmadığından duyduğu üzüntüyü belirtti. Kendi hayatında düzeni çok sevdiği için Köşk'te de düzenden ve sistemden yana olduğunu, her şeyi not aldığını, listelediğini, böylelikle her şeyin daha kolay ilerlediğini söyledi. Aile birliğinin yaygınlaştırılması için biz sanatçılara çok görev düştüğünün altını çizdi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile ise koğuşta tanıştık. Bize çok güler yüzlü ve sıcak davrandı. Sinop halkının dizide rol alıp almadığını sordu. Biz de yan kadronun neredeyse hepsinin yöre insanından oluştuğunu, özellikle de kalabalık görüş sahnelerinde Sinoplular'ın görev aldığını söyledik. Cumhurbaşkanımız da koğuşta daima bizimle rol alan Sinoplu Kamile Hanım'a yolda insanların onu tanıyıp tanımadığını sordu.
ÖZGÜL KAVRUK: Cumhurbaşkanı'mızın son derece sıcakkanlı ve mütevazı olduğunu düşünüyorum. İlk kez bir Cumhurbaşkanı, eşiyle birlikte dizi setini ziyaret ettiği için çok gurur duyduk. Dizideki kızımı sordu ve sette Hayrünnisa Hanım bebekle çok ilgilenince "Alıştırma yapıyor, yakında anneanne olacağı için" diyerek güldü.
ZEYNEP GÜLMEZ: Cumhurbaşkanı'nın sanatçılara gösterdiği ilgi beni çok heyecanlandırdı ve samimi olduğunu hissettim. Bunlar, merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal'dan bu yana özlediğimiz görüntüler. Zira sanata ve sanatçıya yakın duran, halka da yakın duruyor demektir.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.