Yine veda eden bir dizi ve yine arkasından yakılan ağıtlar... Muhteşem kadrosuyla "Vay be" dedirten, oyuncularının performansları sanal alemde defalarca tık'lanan, uyduruk şarkıları bile dilden dile dolaşan "Şen Yuva" dizisi ekranlara veda etti... Neden? Kendini Reyting Hazretleri'ne beğendiremediği için... Dizideki ufak tefek strateji hatalarını daha önceki yazılarımda belirtmiştim. Tekrar aynı ayrıntılara girmek istemiyorum. Ama bana göre en başlıca neden; neredeyse tüm karakterlerin "aşırı karikatürize" tipler olmasıydı. Bu "kopuk uçurtma hali" komedide "doz aşımı" yaratmış, inandırıcılığı törpülemiş olabilir. Ama bana soracak olursanız, ekrandaki onca kalitesiz yapım arasında "Şen Yuva"nın akıbeti bu olmamalıydı. Komedi zor zanaat... Birol Güven geçenlerde bu durumu tek cümleyle özetlemeyi bildi: "Herkes aynı şeylere ağlar ama farklı şeylere güler..." İnsanları "gıdıklayacak" doğru noktaları bulmak çok önemli. Ama değişen çağ ile birlikte "komedi enstrümanları" da değişikliğe uğruyor. Sanal alemdeki bilgi ve veri alışverişinin kolaylaşması ve çeşitlenmesi, komedi otobanına yeni şeritler açıyor. Örneğin; Fox'taki "Osmantan Erkır Televizyonu" adlı programda konu edilen internet geyikleri beni gülümsetmiyor. Ama 10-16 yaş grubundaki gençler bunlara bayılıyor. Ya da Recep İvedik filmleri... Toplumun yarısı koltuktan düşercesine gülüyor, diğer yarısı görmeye bile tahammül edemiyor. Özetle, komedide insanların "tamamına" hitap etmek artık neredeyse imkansız. Sanırım bu zorluk, kalem erbabının hevesini kırıp, ekrandaki komedi yapımlarının sayısını azaltacak. Yani, bize yine esmer günler kaldı, eyvah!