YÜKSEL AYTUĞ

Değer mi Ezel kardeş?

Ezel'in ilk bölümlerinin ardından yine bu sütunlarda yazmıştım, "Bu dizi insanda intikam alma hevesi yaratıyor" diye... Zira intikam planları öyle ustaca yapılıyor, manevralar öyle zekice planlanıyor, intikam yemeği kısık ateşte öyle usul usul pişiriliyordu ki, insanın sadece intikam için yaşayası geliyordu...
Son bölümlere doğru işin rengi değişti. İntikamın, insanı ağır ağır kemiren bir ihtiras kurdu olduğu vurgulanmaya başlandı. Ramiz Dayı ile Kenan arasındaki 30 yıllık intikam senaryosunun içine Ezel ile Eyşan arasındaki intikam oyunu yuvalanmıştı. Peki bunca didişmenin ardından ne oldu?
Ezel'i yeniden yaratan Ramiz Dayı ile beraber, öykünün en günahsız isimleri Bahar, Mert ve Selma da ölüp gitti...
Dahası, Ezel kişisel intikamının peşinde koşarken, hayatta kalan en değerli varlıklarını, annesiyle babasını nasıl 'kaybettiğini' gördü.
Ezel'in baba evini ziyarete geldiği sahne iliklerime işledi. Ezel, annesinden, o çok sevdiği yoğurtlu çorbayı yapmasını istedi. Kadıncağız mutfağa gittiğinde babası, Ezel'in kulağına eğildi: "Keşke istemeseydin o çorbayı. Annen artık yemek yapamıyor. Her şeyi karıştırıyor. Sonra da beceremediği için üzülüp kahroluyor. Şimdi yapamayınca çok üzülecek yine..." Ezel şaşırdı. "Peki ne yiyip ne içiyorsunuz siz günlerdir?" Babası, "İdare ediyoruz işte" dedi. Ezel, hemen mutfağa koştu. Annesine "Vazgeçtim çorbadan anne. Zaten çok acıkmamıştım, canım istemiyor şimdi" dedi. Annesi, "O zaman bizim dükkandan pide söyleyelim. Çok güzel kıymalı pidesi" diye karşılık verdi. Ezel yine şaşırdı: "Bizim dükkandan mı? Babam marangozhaneyi kapattı mı?" Annesi üzgün bir ifadeyle anlattı olanları:
"Artık iş yapamıyor baban. Elleri titriyor, yaralanıyor. Eve hep elleri yara bere içinde, sargılı geliyor. Ben istedim dükkanı devretmesini..."
O an Ezel'in yüzündeki ifade, bir roman dolusu hüznü, pişmanlığı, şaşkınlığı anlatıyordu.
İntikam peşinde koşarken, 'hayatını' ıskalamış, en sevdikleri, parmaklarının arasından kayıp gitmişti. Dünya güzeli, saf, masum sevgilisi Bade de öyle...
Belli ki finale doğru Ezel, Kenan Birkan ve etrafındakilere dünyayı dar edecek. Ve her birinden intikam alışında benim kafamdan aynı soru geçecek:
"Değer miydi be Ezel kardeş?"

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.