YÜKSEL AYTUĞ

'Keriz'e prim vermeyin!

Müzik otoritesi değilim ama bugüne kadar çok sayıda yarışmada jüri üyeliği yaptığım için birkaç lakırdı etmeyi kendime hak görüyorum.
O Ses Türkiye yarışmasının jüri üyelerinin müzik bilgilerini tartışmaya gerek yok. Hepsi de çok değerli sanatçılar. Ancak son dönemde üzülerek görüyorum ki, 'kaliteli sesin' değil, 'SMS getirecek sesin' peşindeler.
SAHTE NAĞMELER
Malum, yarışmanın finalini SMS oyları belirliyor. Tabii ki halkın beğenilerini, tercihlerini aşağılıyor değilim ama SMS oylamaları ne kadar sağlıklı?
Zamanında zengin bir aşiret üyesi yarışmacının ya da belediyeler tarafından desteklenen birinin nasıl 'SMS şampiyonu' olduğunu görmedik mi?
İşte bu nedenle jürinin sorumluluğu büyük. Onların asli görevi; sıradan insanların kulaklarını ıslah etmek, müzik konusunda insanların 'kaliteyi' tercih etmeleri konusunda onlara yol göstermek, Türk insanın müzik kültürünü, bilgi dağarcığını genişletmek.
Ama son haftalarda genç kızların SMS potansiyeline hitap eden 'yakışıklılar' ya da şarkıyı kötü okumasına rağmen sırf halkın kulağına yakın gelecek 'sahte nağmelerle' işi kurtarmaya çalışanlar seçiliyor. Bu 'sahte nağmelere' müzik jargonunda 'keriz atmak' denilir. Eğer sesiniz ve kulağınız şarkıyı doğru okumaya yetmiyorsa, araya iki 'dalgalı nağme' sıkıştırıp malı götürürsünüz. Son zamanlarda jüri üyelerinin bu konuda 'dikkatsiz davrandığı' fikrine kapıldım.

MİSYO NU UNUT MAYIN!
Unutulmamalı ki, bu yarışma artık sadece 'ekran eğlencesi' olmanın boyutlarını aştı.
Türk insanının müzik beğenisini şekillendirecek bir misyon üstlendi. Bu nedenle jüri üyelerinin tek amacı 'Yarışmayı kazanıp en iyi koç seçilmek' olmamalı.
Zaten buna ihtiyaçları da yok. Onlardan beklenen, ellerinde tuttukları meşalelerle müzikte kalitenin ve özenin yolunu işaretlemek.
Bu arada final yolunda yarışmacıların düet yaptığı 'düellolar' yerine, şarkılarını tek tek okudukları uygulamaları daha doğru buldum. Çünkü düette ortak ton tutturmak zordur. Düete zorlanan yarışmacılardan en az biri, fedakârlık yapmak zorunda bırakılır.
Ee bu arkadaşlar sanat yaşamlarına sadece düet yaparak devam edecek değiller ya... Bırakın şarkılarını teker teker okusunlar, değil mi ya?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.