Ben Burdan Kaçarım

BEN Burdan Atlarım yarışması için geçen hafta "Suni teneffüs de yetmez" diye yazmıştım. Bu köşeden ilk bölüm için yapılan uyarıların bir kısmı hayata geçirilmişti belki ama tren çoktan perondan ayrılmıştı ne yazık ki...
Nitekim, yarışmanın bu cumartesi final yapacağı konuşulmaya başlandı.
Yarışma daha başlamadan bu köşeden bir ricayı seslendirmiştim.
Şöyle demiştim: "Bu yarışmanın başlamasıyla birlikte herkes bir yerlerden suya, havuza atlamaya kalkacaktır. Omurilik felcine yol açıp hayat boyu tekerlekli sandalyeye bağlı kalmanın en büyük nedenlerinden biri; suya balıklama atlanırken yaşanan sakatlıklardır. Bu yarışma, yaz sezonu başında bir uyarı misyonu üstlensin. Hem de SMS gelirleri; Omurilik Felçlileri Derneği için akülü tekerlekli sandalye alınmasını sağlayacak fona aktarılsın. Böylece işin sosyal bir sorumluluğu da olur."
Ne yazık ki buna da kulak tıkadılar. Böylelikle program erkenden yayından kalksa bile "En azından içinde yaşadığımız toplum yararına bir şeyler yaptık" deme şansını da yitirdiler.
Malum, su sporlarının tümünde sporcuların bone takmaları sıhhi bir zorunluluktur. Ama bizim yarışmada özellikle kadınlar saçlarını savura savura havuza atlayıp duruyorlar. Hiç olmazsa son bölümde bone taksınlar da, en azından 'hijyen mesajı' konusunda bir sosyal fayda sağlasınlar.