Nereden nereye?

Dün bizim Zap'tiye kutusunda "Yeni dizilerin ilk bölümleri, hafta boyunca en az beş kez tekrarlanıyor. Kanal yöneticisi dostlarım, bir diziyi 'tutturmanın' tek yolu 'ekrana çakmak' değildir!" demiştim. Gerçekten de kanal yönetimleri; yeni bir diziyi tutturmak için o diziyi beş kez tekrarlayarak, adeta izleyicinin beynine kazımaya çalışıyorlardı.
Peki, yeni bir diziyi tutturmanın yöntemi ne?
Yanıtı, aynı gece TRT'den geldi. TRT'ci dostlar, Beni Böyle Sev dizisi için 'Özel' bir bölümü yayına verdiler. Dizinin oyuncuları, yapımcısı, yönetmeni ve senaristiyle yapılan söyleşiler ile beraber, dizinin kamera arkası ekrana taşındı.
Ben de bu 'Özel' bölüm sayesinde Beni Böyle Sev'i izlerken daha önce ıskaladığım, o naif Yeşilçam dokunuşlarını fark ettim. Onlar bazıları gibi Yeşilçam filmlerini aynen kopyalamak yerine, o eski 'Yeşilçam ruhunu' çağırıp dizinin karelerinin arasına özenle yerleştirmişlerdi. Eminim bu özel bölüm, dizinin reytinglerine olumlu yansıyacak.
Bir de... Bundan 30 yıl önce biri çıkıp da "Orhan Gencebay şarkıları TRT dizilerine isim verecek" dese, ona Seksenler dizisindeki '46'lık' muamelesi yapardım. Şarkıları yıllarca TRT kapısından sokulmayan Orhan Gencebay, şimdi TRT dizilerinin en büyük esin kaynağı...
Nereden nereye, değil mi?