Bugüne kadar hayvan haklarının korunması adına ünlülerin destek verdiği sayısız kampanya düzenlendi. Pek çoğu, barınaklardaki hayvan kafeslerinin ardına geçip poz veren ünlülerin 'eğlencesi' olmaktan ve magazin sayfalarının görsel eksiğini tamamlamaktan öteye gidemedi. Ama sonuncusu, son derece etkileyiciydi. Bakalım etkili olduğu kadar, 'etkileyici' de olacak mı?
'Kürkünü çıkar, vicdanını giy"'sloganıyla tanıtılan yeni kampanya filminde birbiri ardına kamera karşısına geçen ünlüler, kürkleri için avlanan hayvanlara nasıl eziyet edildiğini 'tüm çıplaklığıyla' anlatıyorlar.
Iskalayanlar için o filmde anlatılanları bir kez de burada tekrarlayayım:
Kürk ve deri aksesuvarları için sadece yabani hayvanlar değil, artık sokaklardan toplanan kedi ve köpekler de kullanılmaya başlandı.
Su samurları, kürklerinin parlaklığı bozulmasın diye kafalarına sopayla defalarca vurularak öldürülüyor.
Pek çok hayvan, kürkleri canlılığını korusun diye öldürülmeden önce günlerce soğukta bekletiliyor.
Yine kürkü için yakalanan hayvanlar, kürkleri dışkıları ile pislenmesin diye öldürülmeden önce aç ve susuz bırakılıyor.
Ve yine 'kürk kalitesinin korunması' amacıyla(!) hayvanların derileri canlı canlı yüzülüyor...
'O zaman dana eti de yemesin kimse... Onlar da öldürülmüyor mu?' diyerek, kürk mantolarının içinde salına salına gezen magazin güllerine soruyorum: Yukarıda sıraladığım beş maddenin ardından sırtınızdaki kürkü çıkarıp vicdanınızı kuşanabildiniz mi bari?