Gizli formülün resmidir!
Gazete ve televizyonlarda yöneticilik yaparken, muhabirlerime toplantılarda neredeyse her hafta şu cümleleri tekrarlardım: "Sizler bu müessesenin halka dokunan parmaklarısınız. İnsanlar size baktıklarında bizleri ve gazetenizi göreceklerdir. Lütfen kıyafet ve davranışlarınıza özen gösterin."
Hatta muhabirlerim için kıyafet sponsoru bulmuşluğum bile vardır. Ama gördüm ki, Günaydın çalışanları için kimsenin böyle bir konuşma yapmasına gerek yok. Bu gençler zaten her şeyin bilincinde. En azından; herkes tarafından aşağılanmak için fırsat kollanan, hafife alınan, hakir görülmeye çalışılan 'magazin gazeteciliğine' saygıları var.
Sadece Ömer Karahan, Gökhan Karaduman, Yüksel Yavuz, İlker Gezici ve Bülent Cankurt mu? O akşam Sabah ve Günaydın adına orada bulunan herkes, James Bond filmlerinin balo sahnelerinden fırlamış gibiydi. Yukarıdaki görüntüde yoklar ama Sinan Özedincik ayrı, Yusuf İzel ayrı şıktı... Bu özen, ciddiyet ve sorumluluk tablosu, aslında Günaydın'ın neden ülkenin en saygın magazin gazetesi olduğunun gizli formülünü ifşa ediyordu.
MGD'nin layık gördüğü Meslek Onur Ödülü'nü alırken büyük mutluluk ve gurur hissettim. Ama emin olun, yukarıdaki fotoğrafı çektirirken hem mesleğim, hem çalışma arkadaşlarım ve gazetem adına daha büyük bir 'onur' duydum.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.