Kurban olmamak için

Memlekette kurutmadık göl bırakmadık, yollardaki 'kan gölü' hariç... Daha arife bile gelmeden bayram trafiğine bir günde 15 kurban verdik.
Ekrana bakıyorum, her reklam kuşağının başında ve sonunda birer kamu spotu... Ama en az savaşlar kadar can alan bayramdaki trafik terörünü önlemeye yönelik bir tek kamu spotuna ya da uyarı filmine rastlamadım. Şimdi diyeceksiniz ki, 'Bu terör, kamu spotuyla filan önlenecek gibi değil...' Öyle demeyin. Yıllar önce Çek Cumhuriyeti'nde yapılan bir trafik filmini izlemiştim. Kaza sırasında bir ailenin bulunduğu otomobilin takla atarken içinde neler olup bittiğini son derece çarpıcı bir şekilde ekrana yansıtmışlardı. Filmin o ülkedeki etkisi ne oldu bilmiyorum ama ben gaza ne zaman birazcık basacak gibi olsam, gözümün önünde o film canlanıyor ve yavaşlıyorum.
Bu ülkede herkes burnu ekrana yapışık yaşıyor. Günde ortalama 5.5 saat boyunca televizyondan başka 'sözünü dinlediğimiz' kimse yok. Senaristlerimiz, yönetmenlerimiz, yapımcılarımız artık dünya televizyon sektörüne yön verecek kıvama geldiler. Peki bir otomobil, lastik ya da akaryakıt firması sponsor olsa, mesela Çağan Irmak gibi bir senarist/ yönetmen ile anlaşılsa; ülkenin en popüler oyuncularının rol aldığı, şöyle herkesi 'ciğerinden' yakalayan dramatik, etkili, unutulmaz bir 'bayram/ trafik uyarı filmi' çekilse, galası bir akşam tüm kanallarda aynı saniyede yapılsa olmaz mı?
Evet, ben de biliyorum trafik terörünü önlemenin öncelikle bir 'eğitim ve kültür' sorunu olduğunu ve filmlerle önlenemeyeceğini... Ama bu filmi izleyen bir tek sürücü bile etkilense ve bu vesile ile sadece bir ailenin bile hayatı kurtulsa, yetmez mi?
Bu bayramı artık geçtik... Ama önümüzde Kurban Bayramı var. İki ay sonra bir kez daha trafiğe 'kurban' olmamak için önerime ciddi destek bekliyorum.