Geçti o günler

Hıncal Ağabey (Uluç) benim köşedeki 'Aziz geliyor Aziz' başlığını görünce 'Fenerli dostum, yine Aziz Yıldırım'a gaz verecek sandım' diye yazmış. Hani her gün benim köşeyi satır satır takip eden biri olmasa, gülüp geçeceğim de o kişi Hıncal Ağabey olunca şaşırdım doğrusu. Zira Aziz Yıldırım'ı benim kadar eleştiren başka yazar var mı bilmiyorum. Bu konudaki en az üç yazıyı hemen Hıncal Ağabeyim'e gönderebilirim. Ama o, 'Aziz Yıldırım'a gaz veren' bir tek yazımı bulup gösteremez. (Bkz: Bugünkü Gaf Kürsüsü)
Bu arada amacıma ulaştığımı da gördüm. Aziz'i (Kiraz) daha geniş bir kitleye tanıtmak için Aziz Yıldırım'ı çağrıştıran o başlığı bilerek atmıştım. Hiç televizyon izlemeyenler de genç yıldız adayı Aziz'i tanıyabilsin diye... Başardım...
Hıncal Ağabey, 'Gazinolar kapandı, televizyonlarda eğlence programı kalmadı. Bu çocuk nasıl megastar olacak onu da söylemelisin Yüksel' demiş. Oysa yazıda neredeyse madde madde yıldızlığa gidecek yolu anlatmıştım. Gazinolar meselesine gelince... Açılsalar bile kimse gitmez artık. Çünkü albüm almayı bile unutan, her şeyi internetten 'indiren', kulağında kulaklıkla yürüyen, her yeni sanatçıyı sosyal paylaşım sitelerinde keşfeden yeni nesli; hanımların birbirine sarma ikram ettiği Maksim'in kadınlar matinesine nasıl götüreceksin Hıncal Ağabey? Bak, gazino kültürünün genetik mirasçısı Sacit Aslan orada oturuyor. Dilerseniz ortak bir gazino açın, ben de nasıl battığınıza üzüleyim...